“Bu yıl Türkiye’deki streaming platformlar veya çevrimiçi/fiziksel festivaller aracılığıyla izlediğimiz filmleri Pazarlamasyon okuyucuları için değerlendirdik. Fil’m Hafızası’nın misyonunu vurgulamak için, en iyi veya en başarılı gibi tanımlardan, puanların aritmetik ortalaması gibi metotlardan uzak durduk; sinema sanatına olan ilgimizi keşfetmek motivasyonu üzerinden besleyen ve diğer sinefillere önerdiğimiz için bize haz verecek filmlere odaklandık. Herkese iyi yıllar ve iyi keşifler diliyoruz.”
Fil’m Hafızası Ekibi
After Love (2021) / Aşktan Sonra
İngiltere’nin bir sahil kasabasında sade bir hayat süren Mary, eşinin ani ölümüyle yalnızlığa gömülür. Yas sürecini atlatamamışken, eşinin başka bir yerde bir ailesi olduğuna dair ipucu bulur. Merak ve öfke gibi karışık duygularla eşinin bu gizli ailesini tanımak için bir yolculuğa çıkar. Yönetmen Aleem Khan’ın ilk filmi olan After Love (2021), kültürleri farklı olsa da kaybettikleri aracılığıyla bağ kuran iki kadın üzerinden yas, aile ve kültür çatışması kavramlarını ele alırken, hikâyeyi birbirini tanımayan ama aynı trajediyi deneyimleyen iki kadının gözünden naif detaylarla anlatıyor.
Hilal Önal
Anima (2021)
40. İstanbul Film Festivali Ulusal Belgesel Yarışması’nda ödüle layık görülen Yusuf Emre Yalçın imzalı Anima (2021) pek de tercih edilmeyen, mayınlı bir bölgede dolaştırıyor kamerasını. Lakin bu mayınlı bölgede dolaşırken asla ahkâm kesen bir tarzda sunmuyor kadrajına girenleri. Ülkemizin en batısından en doğusuna kadar hayvan sömürüsü hakkında adeta bir ülke panoraması sunan Anima, aynı zamanda Yalçın’ın kendi kişisel yolculuğuna ev sahipliği yapıyor. Yalçın, çocukluk anılarından rüyalarına kadar ruhsal olarak onu var eden şeylere filminde yer verirken bir yandan da geçmişiyle hesaplaşıyor.
Tuba Büdüş
Cemil Şov (2021)
Barış Sarhan tarafından yazılıp yönetilen Cemil Şov (2021), hayali oyuncu olmak olan ve Yeşilçam’ın kötücül jönü Turgay Göral’a özenen bir güvenlik görevlisini merkeze alıyor. İzlediği filmleri her detayına kadar ezberleyen Cemil, adeta ikinci bir karakter geliştiriyor. Şöhretin ve hırsın karanlık yanı filmin her anında seyircinin içine işliyor. Karanlığın ve kırmızı renk paletinin oldukça etkileyici şekilde kullanıldığı Cemil Şov, atmosferinin yanı sıra hem hikâye kurgusu hem de teknik kurgusu ile göz dolduruyor. Kara komedi unsurları da taşıyan film yer yer hüzünlendirip yer yer güldürüyor.
Ertuğrul Evis
El Planeta (2021) / Gezegen
Amalia Ulman’ın yazıp yönettiği ve aynı zamanda başrolünü üstlendiği El Planeta (2021) alışılmışın dışında bir anne-kız ilişkisini konu alıyor. Film, moda öğrencisi olan ve keyfine düşkün, hayattan zevk almasını bilen Leonor’un ve yine kendisi gibi olan annesinin ekonomik sıkıntılar içerisinde hayatlarını sürdürme çabalarını komik bir üslupla seyirciye sunuyor. Leonor ve annesi Maria, ekonomik sıkıntılarını bir nevi görmezden gelerek kendilerine yarattıkları küçük dünyada mümkün olduğunca mutlu olmaya çalışıyorlar. Yönetmenin ilk uzun metrajlısı olan film, izlemesi keyifli bir komedi.
Ayça Torun
Herr Bachmann und seine Klasse (2021) / Bay Bachmann ve Sınıfı
Berlin Film Festivali Jüri Özel ödülü sahibi belgesel, Almanya’nın Stadtallendorf adlı kentinde Georg Büchner Okulu’nun 6-B sınıfına konuk ediyor seyirciyi. Herr Bachmann isimli öğretmenin sınıfındaki öğrencilerin neredeyse hepsi göçmendir. Bu gençlerin aynı zamanda ailevi, ekonomik birçok sorunu da vardır. Mr Bachmann ise böylesi bir ortamda gerçekçi davranarak önceliğini, derslerden ziyade öğrencileriyle iyi ilişkiler geliştirmeye ve birlikte üretim yaparak, tartışarak onları kazanmaya veriyor. Belgeselin en önemli başarısı ise kameranın varlığını seyirciye unutturan gerçekçi yapısı.
Tuba Büdüş
Le Bal Des Folles (2021) / Deliler Balosu
Yönetmen Mélanie Laurent’ın filminde ana mekan, 19. yüzyıl Paris’inde, yakınları tarafından rızaları olmaksızın bırakılıp, acımasız ve işkenceden farksız psikiyatri metodlarıyla tedaviye zorlanan kadın hastaların bulunduğu bir nöroloji kliniği. Ailesinin zeki, hırslı ve açık sözlü bir genç kız olduğu için sürekli baskıladığı Eugénie’nin “Ölüleri duyuyorum ve görüyorum.” itirafı ile akıl hastanesindeki karanlık ve trajik gerçekleri O’nun hikayesi üzerinden izliyor, kurtuluşuna yardımcı olacak desteğin hemşire Geneviève’den gelmesiyle fedakarlık yüklü bir kadın dayanışmasına tanıklık ediyoruz.
Öncü Gülmez
Petit Maman (2021) / Küçük Anne
Küçük Anne… İsminin akla getirebileceği her anlamı karşılıyor bu film. Celine Sciamma, yalnız büyüyen çocuklar ve yalnız ölen yaşlılar arasında, doğanın kucağında bir köprü kuruyor. Onun üstünden geçen karakterler ne kadar gerçekse, altından akan nehir bir o kadar doğaüstü. Fakat kahramanımız küçük Marion bu doğaüstülüğü öyle olgunlukla karşılıyor, yönetmen de onun hikâyesini öyle usta bir içtenlikle anlatıyor ki her şey normalmiş gibi hissediyoruz. Üstelik anne-kız hesaplaşmasının alışık olmadığımız ölçüde gürültüsüz ve romantik işlenmesi, ortaya eşine az rastlanır bir cevher çıkarıyor.
Esma Akalın
Räuberhände (2020) / İstanbul Bahçesi
İstanbul Bahçesi, “gitmek” eylemini değil düşüncesini merkeze almasıyla yolda geçmeyen bir yol filmi gibi. Samuel, Türk olduğunu düşündüğü babasını bulmak için en iyi arkadaşı Janik’le bir İstanbul seyahati planlar. Bu plan, birlikte yaşadıkları bahçeye de adını vermiştir. Liseden mezun oldukları gün yaşadıkları olayla süreç hızlanır, biz de tek bir sahne geçişiyle kendimizi “gerçek” İstanbul’da buluruz. İki İstanbul, film boyunca iki kahramanı bölüşürken arkadaşlar arasındaki duygusal ve tensel tansiyon da hülyalarla bezenerek artıyor. Sonuçta film, unutulmaz bir büyüme hikâyesine dönüşüyor.
Esma Akalın
Rivale (2020) / Rakip
Göçmen sorununa bir çocuğun gözünden yaklaşan Rivale dokuz yaşındaki Roman’ın hikâyesine odaklanıyor. Almanya’ya annesi Osaka’nın yanına taşınan Roman yeni bir hayata başlar; ancak yasa dışı yollarla evinde kaldıkları yaşlı adam, anne ve çocuk ilişkisine gölge düşürmektedir. İşveren ve işçi yakınlığının çok daha ötesinde seyir eden devinim Roman’ın ödipal kompleksiyle bütünlenir. Aile içi ilişki, çocuk hakkı ihlâli gibi konulara değinen Rivale (2020) En İyi Sinematografi, En İyi Uzun metraj, En İyi Senaryo ödüllerinin sahibi olarak Alman Sineması’na yeni bir soluk getiriyor.
İrem Yavuzer
Shiva Baby (2021) / Şiva Bebeği
Emma Seligman’ın çoğunluğu tek mekânda geçen ve izleyiciye oldukça kaotik, belki biraz klostrofobik ama bir yandan da absürd bir deneyim sunan film, geleneksel Yahudi bir aileye mensup olan ve geçimini seks işçiliği yaparak kazanan Danielle’in katıldığı kalabalık bir cenaze töreninde geçiyor. Film, Danielle’in, geçmişte ilişki yaşadığı kuzeni Maya, internet aracılığıyla randevulaştığı ve evli olduğunu öğrendiği Max ile aynı salonda birçok aile üyesinin meraklı bakışları altında “mış” gibi yapmak zorunda olmasını, içinde bulunduğu toplum değerleriyle çatışmasını anlatıyor.
Hilal Önal