Alametifarika Yönetici Kreatif Direktörü Ozan Özüm Özbey'e göre yılın reklam kampanyaları

Alametifarika Yönetici Kreatif Direktörü Ozan Özüm Özbey, yılın reklam kampanyalarını seçti.

Gerçek mi değil mi, etkisinden belli olur

2021’in benim için en iyi işlerini seçmeden önce “iyi reklam” nedir konusunda birkaç satır yazmak istedim. Bizimkisi gibi formülü net olmayan bir sektörde, iyi reklamın ne olduğu konusunda çeşitli bakış açıları olabilir. Bir zamanlar Akaretler’deki (hani önünde herkesin fotoğraf çektirdiği neonların olduğu) ofisimizin duvarında “gerçek mi değil mi etkisinden belli olur” yazıyordu. Benim için de iyi reklamın en net tanımı bu sanırım. Markaya ve satışa doğrudan etki eden iş, kabaca iyi reklamdır. Ticareti büyütmeyen, sadece fikri bulanı ödüllendiren reklamları hiçbir zaman iyi iş olarak görmedim. Göremedim. Çoğunun”vay fikre bak” dedirten fikrini anlamıyorum bile. İyi reklam etki eden reklamdır, tanımlamasını yapmak kolay. Ama tabii bu tanıma reklamları seçmek kolay değil. Çünkü bunun için reklamların iş sonuçlarını da bilmem gerekiyor. Reklam yayınlandıktan sonra ne oldu sorusu, kişisel verilerin bile paylaşılmasının suç olmaya başlandığı bir dönemde, cevabını bulması kolay bir soru değil. Her işin Effie’deki gibi case videolarına ulaşmak kolay değil. Bu yüzden en iyi reklamları hayatta mesleğimle ilgili sevdiğim şeyleri bana hatırlatan işler olarak tanımladım bu kez. Çünkü hepimiz günlük koşuşturmada ve mesleğimizin saygınlığını yitirdiği bu devirde, bu işi neden sevdiğimizi, reklamın aslında neleri değiştirebileceğini, iyi işlerin inatla ve her koşulda yapılabileceğini unutuyoruz bazen… Usta bir reklamcının dediği gibi “Bazen topluma ileri adım attıran şey, sadece bir reklam da olabilir”.  

Azıcık kendimizi zorlarsak hep birlikte reklamın sadece “atlanan” bir şey olmadığını hatırlarız. Saniyede milyonlarca içerik üretilen, rakibimizin sadece kuşaktaki markaların değil, Tarkan’ın kızının da olduğu (Tarkan örneğimle yaşımı belli ettim sanırım) bir dünyada, iyi reklam çıkarma oranını hep birlikte artırırız. Yeter ki işimizin doğrularını ve aslında bu işi ne kadar sevdiğimizi unutmayalım. Hatırlayalım. 

Dedim olabilir    

Uzun zamandır reklamlar popüler kültürden besleniyordu. Reklamcılar popüler kültürün göbeğinde olan şakaları, lafları, görüntüleri, şarkıları reklama taşıyordu. “Dedim olabilir” bunun tersinin de olabileceğini hatırlattı. Sokağa “dedim olabilir” gibi bir kalıp hediye etti. Ne kadar basit, ne kadar akıllıca. Sadece bu özelliğiyle bile sabaha kadar alkışlayabilirim. Ve belki de, en önemlisi aramızda hâlâ fikirlere inan, duruşu olan cesur markaların ve yöneticilerin de olduğunu hatırlattı.  

Yumoş-Nişantaşı

Outdoor çoğunlukla maalesef ana reklam fikrinin yan uygulaması olarak görülen bir mecra. Son dönemde markaların çok şey söyleme çabasıyla da iyi örneklerinden çok kötü örneklerini görüyorduk. Belki de biraz da bu yüzden etkisini unutmuştuk. Bu iş bize aslında insanların gözlerini ekranlardan ayırmadığı bir zamanda bile mecranın hakkını veren bir işin nasıl büyüyebileceğini hatırlattı. Bize outdoor mecrasının da “viral” olabileceğini ve hâlâ çok önemli bir mecra olduğunu hatırlattı. İyi fikrin bazen bir duvar giydirmesinden de çıkabileceğini hatırlattı.  

Toyota: Upstream  

Bazen hepimiz, ya o fikir çok yapılmadı mı yanlışına düşüyoruz. Bu iş daha önce çok defa işlenmiş bir tema da olsa iyi uygulamanın o fikri nasıl elmas gibi parlatacağını hatırlattı. Yönetmenlerin kağıt üstünde sıradan gözüken fikirleri nasıl büyütebileceklerini hatırlattı. Klişeler işe yaradıkları için klişedir sözünün doğruluğunu bir kez daha hatırlattı.

Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir