Video konferans platformlarından sohbet robotlarına kadar, koronavirüs salgını hem tüketicileri hem de pazarlama ve marka yöneticilerini daha önce belki de hiç kullanmadıkları teknolojileri, araçları kullanmaya yöneltti. Yüz yüze olmak birçok risk taşıdığından insanları farklı şekillerde bir arada tutan teknolojiler ve uygulamalar bu sene normalde hiç olmadığı kadar önem kazandı. 2021 yılına gelirken bakalım bu teknolojik eğilimlerden kaç tanesi kalıcı olarak hayatımızda yer alacak, kaçı karantina hayatının bir parçası olarak unutulup gidecek?
Adweek'ten Patrick Kulp'un kaleme aldığı yazı, hayatımızı kalıcı olarak değiştirecek teknolojilerden bahsediyor. Özellikle pazarlama alanı için ilham verici olan bu yazıyı sizler için derledik.
https://pazarlamasyon.com/2021de-belirsizligi-yonetmek/
Artırılmış Gerçeklik ve 5G
Ocak 2020'de Apple'ın CEO'su Tim Cook tarafından geleceğin büyük bir parçası olarak tüm hayatımıza yayılacağını öngördüğü artırılmış gerçekliğin yayılımı, koronavirüs nedeniyle adeta hız kazandı. Pandemi fiziksel aktiviteleri zorlaştırdı. Dolayısıyla markalar da özellikle tüketicilerin ilgisini çekmenin etkileşimli bir yolu olarak bu formatı benimsedi.
Fiziksel dünyada 3D grafiklerin üst üste bindirilmesini içeren teknolojiyi, mağazaların fiziksel mağaza rafları veya soyunma odaları yerine sanal ortamlar oluşturmak için benimsemesi, aslında arttırılmış gerçeklik için sadece bir başlangıç. Ancak tabii ki Snapchat ve Instagram gibi sosyal platformlar, arttırılmış gerçekliği her zamankinden daha hızlı ve daha erişilebilir hale getirmek için salgından çok daha önce çalışmaya başlamış ve temelini atmıştı.
https://pazarlamasyon.com/sanal-ve-artirilmis-gerceklik-musterilerin-online-alisverise-daha-sicak-bakmalarini-sagliyor/
2020 yılı ile beraber hayatımıza giren 5G teknolojisi, her ne kadar Türkiye'de şu anda kullanıma hazır olmasa da tüm dünyayı değiştirmek üzere. 5G teknolojisi, daha büyük dosya boyutlarını, daha yüksek yükleme hızlarını ve dolayısıyla da daha ayrıntılı ve sürükleyici grafikleri destekleme becerisiyle teknoloji için daha fazla kapı açma potansiyeli taşıyor.
Sentetik Medya ve Deepfake
Bu yıl salgın önlemleriyle sık sık kesintiye uğrayan video prodüksiyon süreçleri ve maddi sıkıntılar nedeniyle pek çok marka önceden de bahsettiğimiz yapay zeka destekli deepfake projelere imza attı.
CGI ve yapay zeka teknolojilerinin gelişmesiyle birlikte oldukça gerçekçi sahte görüntüler oluşturmayı mümkün kılan deepfake teknolojisini, Spotify ve Hulu gibi pek çok marka kullandı. Hulu, NBA oyuncusu Damian Lillard'ın yüzünü dublörün yüzüne yerleştirmek için bu teknolojiyi kullandı ve böylece yıldızın çekim için fiziksel olarak orada bulunmasına gerek kalmadı. Spotify ise The Weeknd’in avatarını kullanıcıların dinleme alışkanlıkları hakkında yorum yapacak şekilde programladı.
https://pazarlamasyon.com/2020-ve-otesinin-en-distopik-teknolojileri/
2021 yılında, evden çıkmadan bir reklam veya film çekilebilme ihtimali her ne kadar absürt gibi gözükse de teknolojinin gelişmesiyle beraber bu fikir hiç de imkansız olmayacak. Deepfake teknolojisi video üretim süreçlerini kökten değiştirecek ve pazarlamanın pek çok alanında kullanılmaya başlanacak.
Yapay Zeka ve Dil Öğrenme Modelleri
San Francisco merkezli yapay zeka araştırma laboratuvarı OpenAI tarafından bu sene geliştirilen GPT-3 ile yapay zeka dünyası tamamen boyut atladı diyebiliriz. İnsanları taklit etme yeteneğine sahip yapay zeka tarafından konuşan dil modeli, sorulara cevap verebiliyor, tercüme yapabiliyor ve hatta roman yazabiliyor.
GPT-3 sayesinde dünya artık insan ile bir makinenin yazısını birbirinden ayırt edebilmenin çok zor olduğu bir noktaya ulaştı. Geçen sene tanıtılan GPT-2'ye göre büyük ölçüde geliştirilmiş tutarlılığı ve becerisi ile GPT-3, gelecek yıllarda her türlü ticari dil uygulamasını dönüştürme potansiyeline sahip olacak.
https://pazarlamasyon.com/openai-paylasmanin-tehlikeli-oldugunu-dusundugu-yapay-zekayi-paylasti/
OpenAI'nin yanı sıra Google'da kendi yapay zeka algoritması ile gündemde. 2019 yılında tanıtımı yapılan BERT güncellemesi ile Google üzerinden yapılan aramalarda kelimeler ayrı ayrı işlenmek yerine, bütün kelimeler mantıksal bir değerlendirmeye tabi tutulacak ve en tutarlı en doğru sonuçlar sıralanacak.
Şüphesiz ki yapay zeka kullanımı Google veya OpenAI ile sınırlı kalmayacak. 2021 senesinde insan gibi davranan yapay zeka kodlamaları sayesinde özellikle tüketici davranışlarını tahmin edebilmek pazarlamacılar için önemli bir kaynak olacak.