Sosyal medyadaki "linç" kavramı ne anlama geliyor? Linç kültürü toplum için zararlı mı?

"İptal kültürü" veya sosyal medyada yaygın olarak kullanılan "linç kültürü" ne anlama geliyor?

"İptal kültürü" veya sosyal medyada yaygın olarak kullanılan "linç kültürü", çağdaş bir dışlama biçimi olarak karşımıza çıkıyor. Bu olgu, bireylerin toplumsal alanda itibarlarının zarar görmesi ve topluluk tarafından dışlanması anlamına geliyor. Bu tür eylemlerin hedefi olan kişiler ise, "linçlenmiş" ya da "iptal edilmiş" olarak nitelendiriliyor. Linç kültürünün altında ise, ifade özgürlüğü veya sansür gibi önemli tartışmalar yatıyor. 

linc-kulturu-nedir

Günümüzün dijital çağında, sosyal medya platformları bireylerin sesini çok geniş bir kitleye duyurma imkanı verirken, aynı zamanda yayılma hızı yüksek yanlış bilgiler ve yanlış anlaşılmaların da önünü açıyor. Linç kültürü, çoğu zaman doğru bilgiye dayanmayan ya da tek bir "yanlış" düşüncelerinden dolayı bireyleri hedef alan kitlesel saldırıları beraberinde getiriyor. Bunun sonucunda, linç edilen kişi ya da grubun itibarı zedelenirken, bu eylem toplumdan dışlanmaya kadar varabiliyor. Ancak linç kültürü, ifade özgürlüğü ve düşünce çeşitliliği konusunda bazı endişeleri de beraberinde getiriyor. Düşüncelerini özgürce ifade eden kişilerin, yanlış anlaşılmalar ya da uygunsuz bir ifade nedeniyle hızla hedef haline gelmesi, insanların korku ve kendini sansürlü ifade etme eğilimine girmesine yol açabiliyor.

“Birisinin ölmesini umarsızca istiyorsan ve onu yok etmek bir klavye uzaklığındaysa, sen de ölmeyi hak ediyorsundur"

Linç kavramı, yaşadığımız kültürü bir bütün olarak “hınç kültürü” olarak etiketleyen Baudrillard'ı anımsatıyor. Baudrillard, bu yıkım-döngüsünü şöyle ifade ediyor: “Aynı kültürün içinde, ötekine duyulan hıncın arkasında, kendimize karşı duyulan hıncın, kendimizin ve benzerin diktatoryasına karşı duyulan hıncın olduğunu tahmin etmek gerekir ve bu hınç kendi kendimizin yıkımına dek gidebilir.” Ayrıca linç kültürü, Black Mirror dizisinin "Sosyal Linç" bölümünde şu sözlerle karşılık buluyor: “Birisinin ölmesini umarsızca istiyorsan; senin için birinin hayatı o kadar basitse, bir klavye uzaklığındaysa, sen de ölmeyi hak ediyorsundur. Böylece dünyada ne kadar kötülük olsa da, sadece iyilikle karşılık veren insanlar hayatta kalır.

Türk tarihçi Emrah Safa Gürkan, katıldığı bir programda linç kültürü hakkındaki düşüncelerini dile getiriyor. Gürkan, özellikle birey olunmasına izin verilmemiş toplumlarda linç kültürünün yaygın olduğuna değiniyor. Gürkan, sivrilen ve birey olarak öne çıkan kişilerin linç edildiği bu toplumlarda, bilgili insanların susturulduğunu ve vasıfsız insanların öne çıktığını söylüyor. Gürkan bu durumun, hep aynı fikirleri ve sesleri duyan, gelişemeyen bir toplum yaratacağını ifade ediyor. Gürkan, linç kültürünün meydana getirebileceği hasara karşı önlem olarak, hoşgörülü olmamız gerektiğini söylüyor.

linc-kulturu

DataReportal’ın We Are Social ve Hootsuite ortaklığıyla yayınlanan Digital 2021 raporuna göre Ocak 2021 itibariyle 7.83 milyar olan dünya nüfusunun yüzde 66.6’sı (5.22 milyar kişi) cep telefonu sahibi olup yüzde 59.5’i (4.66 milyar kişi) internet ve yüzde 53.6’sı (4.20 milyar kişi) aktif sosyal medya kullanıcısıdır. Son bir yıl içinde sosyal medya kullanıcıları yüzde 13 oranında (490 milyon kişi) artmıştır. Sosyal medya kullanıcılarının yüzede 98.8’inin ise cep telefonu bulunmaktadır. Bu tablodan anlaşılacağı üzere, sosyal ağa bağlı olduğumuz sürece "linç" kültüründen uzaklaşamayız. Sadece onla nasıl başa çıkabileceğimizi öğrenebiliriz. Leonhard’ın dediği gibi, çevrimdışı uzaklıklarda dijital detoks yapma lüksüne sahip olanlar dışında, artık her şey ve herkes bir ağa bağlıdır. Belki de ağ, insanın kendisidir.

Linç kültürünü aşmak için, açık diyalog ve empati temelli iletişim, karşılıklı anlayış ve hoşgörüye dayalı bir topluluk ortamının oluşturulması önem taşıyor. Ancak herkesin farklı düşünceleri olduğu, hataların anlayışla karşılandığı bir toplumda, daha yapıcı ve olumlu bir sosyal medya deneyimi sağlanabilir. 

Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir