Sanal Gerçeklik ve Artırılmış Gerçekliği Tüm Markalar Kullanırsa Ne Olur?

Apple ilk Macintosh bilgisayarını Amerika Birleşik Devletleri'nde 1984 Super Bowl döneminde tanıttığında dünya için teknoloji hala uzaylı olarak görülüyordu. Bu nedenle George Orwell'in 1984 isimli distopik eserine göndermede bulunduğu Apple'ın epik Macintosh reklam filmi de hala aklımızdadır.

Y kuşağı teknolojik değişimlerin en büyük tanıklarından birisi olarak istediği sanatçıların kasetlerini satın alıp onları Walkman'lerinden dinleme evresinden bugün Spotify'da kendi playlistini oluşturma evresine çoktan geldi. Teknoloji hızını hiç bozmadan değişmeye devam edecektir elbette. Bu süreçte bizler de teknolojiyi günlük hayatımızda sıklıkla tüketir hale geldik. Öyle ki artık Facebook, Google, Apple, gibi teknoloji markaları Mc Donalds ya da Coca-Cola'dan daha da fazla sosyal bağlamda kabul görmeye devam ediyor. Bugün teknoloji markaları artık planlanmış satın alma kavramının tanımı gibi neredeyse. Bizler de bu tip markaları kullanırken fonksiyonelliği, tasarımı, bütçesi, uyumluluğu ve inovasyonu gibi kriterleri göz önünde bulunduyoruz. Öyle ki artık hedef kitlelerin belirlenmesi, markalama ve pazarlama konusunda teknoloji kavramı markaların yaşamına oldukça müdahil. Lüks markaların müşterileri ile etkileşimde kalması ya da müşteri deneyimine yaptıkları yatırım değişimi, buna bağlı olarak markalarla tüketicilerin duygusal bağları teknolojik algıyı tamamen değiştirdi. Örneğin; Burberry bugünün genişleyen kitlesine ulaşmakta teknolojiyi kullanan en başarılı moda markalarından birisi olarak görülebilir. Bugünlerde ise teknoloji dünyasını değiştiren iki temel unsur olarak artırılmış gerçeklik (augmented reality (AR) ve sanal gerçeklik (virtual reality (VR) kavramlarını sürekli olarak göz önünde görüyoruz. Bu iki temel unsur dünyaya yeni bir konsept sunuyor ve artık markaların da müşterilerinin dikkatlerini çekme konusunda yeniliklerle uyumlu bir bütünlük sağlaması zorunluluğunu beraberinde getiriyor. sony-playstation-vr-yok-satiyor Günümüzde hızlı değişime ayak uydurmak için tüm teknolojileri deneyen markalar (ki tüm bu eylemlerin büyük çoğunluğu gündemdeki takip edememek ve güncel olamamaktan korkmaktan geliyor) teknoloji bütünlüğünü sağlama konusunda fazla istekli ve acaleci davranarak kendi imajlarına, değer önerilerine ve marka bütünlüklerine uyum sağlamayan teknolojileri sadece tüketicinin dikkatini çekme eğilimiyle kullanmaya başlıyor. Hem sanal gerçeklik (VR) hem de artırılmış gerçeklik (AR) markaları zaten kendilerini nasıl yaygın hale getireceklerini iyi biliyorlar. Bu alanda en önemli örneklerden biri PlayStation... Markalar  PlayStation ile beraber kendi VR ve AR ürünlerinin reklamda kullanımlarına izin vererek daha geniş bir hedef kitle tarafından tanınma fırsatı yakaladılar. Bu noktada asıl önemli olan her ne kadar bu teknolojinin daha fazla insan tarafından bilinmesini isteseler de VR ve AR teknolojilerinde faaliyet gösteren Sony, Microsoft, HTC, ve Oculus gibi markaların çoğunlukla oyunlarda ve sosyal medyada kullanılan bu teknolojiyi piyasaya doğru bir değer önerisi ile çıkarması ve tüm markaların bilinçsizce kullanımının bir şekilde önüne geçmesi olacaktır.
Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir