Müziğin geleceği sanal evrenler ve NFT'de mi?

Hill&Knowlton Strategies Medya İlişkileri Direktörü ve İletişim Danışmanı Mete Gürkan: "Günümüzün en çok konuşulan teknolojilerinden ikisi sanal evrenler ve NFT. Bu teknolojiler her sektör gibi müzik endüstrisini de etkiliyor. Belli değişimler yaşanırken peki bu radikal bir dönüşümü de tetikleyecek mi? Kesin cevaplar vermek zor, gelin sorular üzerinden bu keyifli konuyu konuşalım."


David Bowie
’nin fotoğrafına bakınca, bir müzisyenin yaşadığı teknolojiye dair evrimi farketmek mümkün. Önce 80’li yıllarda kullandığımız computer’i merakla kullanan Bowie, sonra kasalı bilgisayar ve monitöre geçiyor. En son ise Bowie’yi günümüze en yakın denebilecek bir dizüstü bilgisayarla görüyoruz.

Müzik dünyasının en büyük efsanelerinden biri olan David Bowie, her zaman son teknolojileri takip eden ve bu teknolojileri müziğine de uygulayan bir isim oldu. Bu yönüyle hep fark yarattı. Günümüzde de bu müzisyenlere ve gruplara rastlamak mümkün. Bu sanatçıları son dönemde heyecanlandıran birkaç gelişme var. 

Her anı deneyimle dolu konser
Bu yenilikçi şarkıcılardan biri de pop yıldızı Charli XCX. Charli XCX, bu yıl içinde oyun dünyasında da boy gösteren müzisyenler kervanına katıldı. Roblox ile yakın zamanda bir dizi müzikal işbirliğine giden Charli XCX, oyunda performans sergileyen son sanatçı oldu. 17 Haziran’da gerçekleşen Roblox’ta bir konser gerçekleştirdi sanatçı. Konserde, oyuncular kendilerini fütüristik bir uzay istasyonunda buldular. Ardından, zorlukları tamamlamak, galaksiyi keşfetmek ve deneyimler arası gezinmek konusunda ipuçları almak için Charli XCX’ten gelen mesajlarla yönlendirildiler. Uzay istasyonu, oyuncular için bir tür merkez idi. Bu merkezde mini oyunlara katılabildiler. Kendi sahnelerini inşa ettiler ve performans gösterebildiler. Ayrıca diğer oyuncuları ziyaret ettiler, yakındaki asteroitlere keşif gezilerine çıkabildiler. Kısacası her an her saniye birer deneyim yaşadılar. 

Zaten Charli XCX de konser öncesi yaptığı açıklamada “Bu ortaklık, topluluğuma beni daha önce deneyimlemedikleri şekillerde deneyimleme ve erişim olanağı verecek, bu da son derece heyecan verici!” ifadelerini kullanıyordu. Charli XCX’nin bu konseri, sanal evrenlerde yenilikçi deneyimler yaratma yaklaşımının en güncel ve en son örneklerinden biri oldu. 

Peki bu noktada şu soru akıllara geliyor. Charli XCX'in Roblox konseri müzik endüstrisinin geleceği hakkında bize neler söylüyor? Blockhain, metaverse, NFT ve çılgınca büyüyen gaming teknolojileri, evreni ve ekosistemleri müzik dünyasının geleceği mi yoksa geçici trendler mi? Charli XCX’nin konseri üstünden konuşmaya devam edelim biraz daha dilerseniz. 

Bu konser deneyimi para da harcatıyor 
Müzik sektörünün son yıllarda en yakın temasta olduğu alanlardan biri oyun sektörü kesinlikle. Hatta müzik dünyasının gözü kulağı hep oyun evreninde diyebiliriz. Charli XCX'in konserini yaşayan insanların deneyimlerini okuduğumuzda çılgınca deneyimler de farkediyoruz. “Sanatçının vücudunun dev bir kopyasının etrafında bir uçan kaykay sürdüm” diyen de var, “bir akıllı telefonda sanki bir trambolinmiş gibi zıpladım” diyen de. Sanatçıların ve de en son olarak Charli XCX'in neden böyle sanal bir ortamda performans sergilediğini tahmin etmek ise zor değil. Roblox, özellikle Amerika’da inanılmaz popüler. Japonya, Güney Kore başta olmak üzere birçok ülkede çocuklar, gençler ve de yetişkinler deli gibi oyun oynuyor, bu oyun evrenlerinde adeta ikinci bir yaşam sürüyorlar. Günümüzde gençlik kültürünün en önemli yapı taşlarından biri artık gaming. Ve bu oyunlar, basit oyunlar değil, kullanıcıların çok çeşitli sanal deneyimler geliştirebilecekleri ve bunları milyonlarca başka kullanıcıyla da paylaşabilecekleri ortamlar. Bunlar için artık rahatça platform kelimesini de kullanabiliriz. 

Charli XCX’den önce rock grubu Twenty One Pilots, popun yükselen yeni divası Lizzo ve 2020’de düzenlediği konseri 33 milyon görüntüleme toplayan rapçi Lil Nas X , bu platformda gündem yaratan isimler olmuştu. 

Müzisyenler dijital aksesuarlarla kazanç elde ediyor 
İngiltere’deki bir araştırma şirketi tarafından hazırlanan bir 2021 tarihli rapor, oyun ve müzik sektörleri arasındaki farkı, izleyicilerinin para harcama istekliliğine dayandırarak özetliyor. Bu şu demek özetle aslında; oyuncular, oyun tutkunları, takıntılı oldukları oyunlara ve platformlara sadece zaman değil para da harcıyorlar. Ortalama bir müzik tüketicisi, yani bir Spotify kullanıcısı bu uygulamanın aboneliği ile sınırlı kalabilirken, ancak maksimum belki konser bileti alan kişilerken, bir oyuncu ise para harcayarak yeni deneyimlere yelken açmak istiyor. Oyun içinde ve oyunun içindeki etkinlik içinde satın almalar yapıyor. 

Bunun çarpıcı örneklerinden biri dijital aksesuarlar. Ee sanal bir konserde de nasıl göründüğümüz önemli di mi? Roblox'ta dijital aksesuarlar satan sanatçıların ciddi kazanç elde ettiğini görüyoruz. Örneğin İsveçli pop yıldızı Zara Larsson. Larsson, Roblox'ta Poster Girl albümünü tanıtmak için bir "Dans Partisi" düzenledi. Bu parti ve sonrasında neon kovboy şapkası, çiçekli taç ve Zara Larsson markalı sanal ürünlerin satışından, sanatçı ciddi paralar kazandı. 

Peki deneyimler kusursuz mu? Henüz değil
Tabii bu deneyimlerin şu anda kusursuz şekilde işlediğini söylemek de zor. Örneğin bir diğer pop yıldızı Ava Max’in avatarı, son albümü Heaven & Hell açılış partisinde bir anda lavlara düşüyordu. Yine bazı konserlerde, parti ve etkinliklerde avatarlar birbirlerinin ve mekanların içinde adeta bir hayalet gibi geçiyorlardı. Aynı metaverse gibi bu konuda da teknolojik gelişmelerin olması gerektiği açık.

İşin bir diğer boyutu da büyük bütçelerle hareket edemeyen veya büyük uygulamalarla, şirketlerle ortaklığa gidemeyen bağımsız isimler. Onlar tüm bu yeni trendlerin neresinde olacaklar ve ne şekilde olacaklar, bu da işin hâlâ muammalarda olan bir diğer boyutu, birazdan bunun üzerine de konuşacağız.

Nedir bu NFT denen şey?
Günümüzün en çok konuşulan diğer bir teknolojisi ise NFT kesinlikle. NFT, sağır sultanın bile duyduğu ama esasında birçok kişinin halen ne olduğunu bilmediği veya anlamadığı bir konu da. YouTube gibi ortamlarda veya bazı sosyal medya postlarında “NFT nedir ve ne değildir” konseptli videolara, içeriklere rastlıyoruz. Ve esasında NFT, en çok da sanat dünyasını ve müzik endüstrisini de ilgilendiriyor. Son dönemlerde yapılan yorumlarda müzik dünyasını dönüştürmeye aday bir teknoloji olarak blockchain ve NFT teknolojileri gösteriliyor. Evet değişimler yaratabileceği kesin, peki gerçekten bir dönüşüm adayı mı?

NFT’ler diğer kripto varlıklardan farklı olarak, orijinal varlığın sahibine özgü olarak dijital ortamda “sertifikalanması” yönüyle farklılaşıyor. Bu sertifikalanma konusu önemli, müzik sektörünün de doğal olarak ilgisini çekti. Sanatçılar NFT ile, eserlerinin özgünlüğünü dijital ortamda tescil edebiliyorlar. Yani bir nevi, şarkılarının, yarattığı eserlerin dijital tapularını alıyorlar. 

Gözler NFT'ye çevrildi
Peki niye NFT, yani bir sanatçı açısından avantajı ne bunun? Sanatçılar, eserlerini blokchain’de NFT olarak kaydedebiliyor ve bu NFT’ler bu zincir üzerinde tedavüle çıkarılabiliyor. NFT’ler bu dijital ortamda müzisyen ile dinleyicileri arasında bir köprü kurulmasını sağlıyor. Bu köprüde ise Spotify, iTunes gibi platformlar yani aracı unsurlar da bulunmayabiliyor. Bu yönüyle de son yıllarda müzik dünyasının normali hale gelen bir durum farklılaşmış oluyor. 

NFT kavramı hayatımıza gireli kısa bir zaman olmasına rağmen, özellikle 2021, NFT’lerin yılı oldu diyebiliriz. NFT çok konuşuldu, çok tartışıldı, çok araştırıldı ve denendi. Geçen yıl ünlü DJ ve yapımcı 3LAU, parçalarından bazılarını çevrimiçi ortamda rekor değerde 12 milyon Amerikan dolarına NFT olarak sattı. Böylesine bir haber duyulunca, sektörde bunun yankısı tabii ki çok oldu ve müzik sektöründe gözler NFT’ye çevrildi. 

Az tanınan sanatçılara bir fırsat kapısı 
NFT’lerin müzisyenler açısından tabii başka artıları da var. NFT’ler blockchain üzerinde yaratılırken akıllı sözleşmeler ile kodlanıyor. Müzisyenin eserini NFT’ye çevirerek tokenleştirmesi ve akıllı sözleşmeye bağlamasıyla, bu sözleşmeye eklenen bir hükmün tokenin her satımında satış bedelinin belirli bir oranının komisyon olarak müzisyene ödenmesini kodlaması mümkün. Böylece müzisyen eserini bir kere NFT olarak yaratıp sattıktan sonra tedavül sürecine de dahil olabiliyor. Esasında kısaca şöyle anlatalım, müzisyenler, eserlerini dinleyicilerine ulaştırabilmek için farklı bir dijital dağıtım ağına sahip oluyor. Bu noktada, yukarıda bahsettiğimiz küçük çaplı sanatçılar için yeni imkânlar da olabiliyor. Küçük çaplı, yüksek bütçeyle çalışmayan ve henüz az  tanınan veya tanınmayan sanatçıların herhangi bir aracı kuruluşa ihtiyacı olmuyor, bu da ciddi bir avantaj. 

Metaverse ve NFT bir yandan da birlikte büyüyor. Metaverse’teki fiziksel varlığı bulunmayan orijinal eserlerin orijinalliği yalnızca NFT’ler yoluyla tescillenebiliyor. NFT ile müzisyenler Metaverse evreninde eserlerini sergileyebiliyor. Müzisyenler fiziksel evrende ve Metaverse’te konser düzenleyebiliyor, NFT olarak satın alınan biletlere de akıllı sözleşmelerle yukarıda bahsettiğimiz üzere bazı avantajları elde ediyorlar.

NFT’ler müzik dünyasında ne kadar benimsenecek, ana akım olabilecek mi. Bu halen bir soru ve kesin cevap vermek zor. Ama şu gerçek, stream hizmetleri, müzik sanatçılarının sahiplik ve telif hakkı modellerini önemli ölçüde değiştirmişti. Şimdi de insanların müziği deneyimleme şekli değişiyor. NFT’ler, dinleyicilerin sektörde aktif bir rol oynamaları için yeni yollar sunuyor.

Dinleyici ve müzisyen kariyerini birlikte mi şekillendirecek?
Token’ların diğer bir özelliği de müzik endüstrisinde farklılık yaratmaya aday. Token’ler parçalanabiliyor. Yani dinleyiciler şarkı haklarının kısmi paylarına yatırım yapabiliyorlar. Bir nevi borsa gibi düşünün. Borsada işlem gören bir şirkete hisse satın almaya benziyor. Borsada oynadığınız şirkette işler iyi gittiğinde nasıl hisse değeri artıyorsa, bir sanatçı bir müzisyen başarılı olduğunda da, şarkılarının paylaşım değeri artıyor. Bu artınca da, dinleyicilerin daha fazla çalma yoluyla elde edilen telif kazançlarının bir kısmına erişmesine izin veriliyor. Böylesi bir döngüde, dinleyici ve fanlar da favori sanatçılarının kariyerlerinin gelişiminde rol oynayıp birlikte büyüme şansını yakalıyorlar. Müzik borsası kurulurken tabii bu müziğin doğasına ne kadar uygun, o da ayrı bir tartışma konusu. Biletler de diğer bir konu. NFT biletleri, değişmez bir sahiplik kaydıyla oluştuğundan, sahte bilet ve karaborsa gibi müzik sektörünün iki büyük sorununun çözümüne de fayda sağlayabilir.

Bu yeni dünyada aktif olan, yatırım yapan müzisyenler ve gruplar arasında Rolling Stones gibi artık yaşları 80’lere dayanan efsanelerden, NFT olarak ilk LP yayınlayan grup Kings of Leon gibi popüler gruplara, Chance the Rapper, Grimes, Steve Aoki gibi rap, indie ve elektronik müzik dünyasının yeni ve aranan yüzlerine kadar yüzlerce isim bulunuyor. Sanatçılar, gelir akışlarını çeşitlendirirken, adeta markaları etrafında yepyeni bir ekosistem ve komüniteler oluşturabiliyor.

Tabii, bu yazıda tüm bu bahsettiklerimizin, esasında henüz hâlâ emekleme aşamasında ya da en çok emeklemeden kalkıp yürümeyi öğrenme aşamasında olduğunu söyleyebiliriz. Müzik endüstrisindeki mevcut modeller halen çok güçlü ve baskın. Ama yeni teknolojiler de bir yandan bulduğu her çatlaktan sızacak kadar da güçlü, yenilikçi ve deneyimsel. Diğer bir önemli soru da, sanatçılar kadar dinleyiciler de bu işten karlı çıkacak mı?

İzlemeye devam edelim derim. Müzik dünyasında önümüzdeki yıllar ne olacak, neler dönüşecek. Heyecan verici bir sürece tanıklık olabiliriz. 

Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir