Havas İstanbul'un CEO'su Cüneyt Devrim ile Covid-19 Sürecini Konuştuk

Covid-19 salgının tüm sektörleri etkilediği ve hızlıca dönüştürdüğü şu dönemde, markaların iletişim faaliyetlerini tasarlayan ve sürdüren ajanslar ile konuştuğumuz bir yazı dizisi başlattık. Bu yazı dizisinde reklam, halkla ilişkiler ve iletişim ajansları ile, Covid-19 sürecini nasıl geçirdiklerini ve geleceğe dair ön görülerini konuşuyoruz.

Sıradaki röportajımızı Havas İstanbul'un CEO'su Cüneyt Devrim ile gerçekleştirdik. Keyifli okumalar.

Cemre Üçhisarlı: Covid-19 süreci ajansınızı nasıl etkiledi?

Cüneyt Devrim: Doğrusu yoğun bir gündem ile etkiledi. Uzaktan çalışmaya adaptasyon, var olan işlerin devamlılığının üzerine bir de bu döneme özel iletişimler de eklendi. Sürekli online bir toplantı hali tüm ekipte devam ediyor. Genel olarak başladığından bu güne hızlıca bakarsam, iyi adapte olduğumuzu ve üretim kapasitemizden bir düşüş olmadan hatta arttırarak devam ettiğimizi söyleyebilirim. Reklamcılar Derneği yönetim kurulu üyesi olarak toplantılarımızda da konuşuyoruz ve ben sektörümüzün de bu dijital dönüşüm sürecinden iyi bir sınav vererek geçtiğini düşünüyorum.

C.Ü: Covid-19 sürecine yönelik yaptığınız iletişim planlarında en çok neye dikkat ediyorsunuz ve planlarınızı genelde nasıl bir tarih aralığına yönelik yapıyorsunuz?

Cüneyt Devrim: Covid-19 iletişimlerinde hep birlikte gördüğümüz gibi belli iletişim fazları yaşadık. Bir kararsızlık dönemi arkasından teşekkürler iletişimleri, güzel günler gelecek iletişimleri ve normalleşme iletişimleri gibi… Reklamverenin de ajansların da işi hiç kolay değil tabii, günlük hatta bazen saatlik olarak değişen gündem öncelikleri içerisinde iletişim yapmaya çalışmak oldukça zorlayıcı. Bizim markalarımıza önerdiğimiz ise, paniğe kapılmadan, rakip yapmış biz de yapalım streslerine girmeden, sakin ama yavaşlamadan, doğru iç görülerle etkili iş yapmaya devam etmek oldu. Bu konuda da başarılı olduğumuzu düşünüyorum açıkcası, Finish, Arçelik, Trendyol, Kiri, İkinciyeni, Moov, Anadolu Hayat Emeklilik, Zorlu Enerji, Golf gibi markalarımız için bu dönemde toplam 14 kampanya çıktık. Her birinin de geri dönüşlerinden, aldığı tepkilerden doğru seçimler yaptığımızı görüyoruz.

C.Ü: Markaların iletişim çalışmaları ne yönde değişti, sizlerden nasıl bir performans bekliyorlar? Faaliyetlerini tamamen durduran müşteriniz var mı?

Cüneyt Devrim: Markalar bu krizin ekonomik etkilerinden doğal olarak oldukça endişeliler. Korkarım bu endişe çok kısa sürede de geçmeyecek. Bu nedenle iletişimi durdurmayı düşünmeseler de ajanslarından çok daha efektif iş bekler hale geldiler. Bizim şu anda faaliyetlerini tamamen durduran bir müşterimiz yok neyse ki, faaliyetlerini azaltanlar var ama onlar da sayıca çok değiller. Önümüzdeki dönemde bu yaşananların ajans seçimlerinde, yapılan işlerin daha az sayıda ajansta konsolide edilmesinde etkilerini göreceğimizi düşünüyorum.

C.Ü: Evlerinden çalışanlar iş yüklerinin eskiye göre çok daha fazla arttığını söylüyor, sizde böyle bir durum var mı?

Cüneyt Devrim: Bu sadece bir izlenim olmaktan çıktı, RD’nin ve IAB’nin Covid’in sektör üzerindeki etkilerine dair yaptığı bazı anketler var. Çoğunlukla herkesin cevabı yoğunlukların arttığı yönünde. Herkes evde ve bilgisayar başındayken her şey için toplantı yapılmaya başlanıyor. Ben gerçek iş yoğunluğunda çok da büyük artış olduğunu düşünmüyorum. Maalesef reel olan iş yoğunluğunu arttıran en önemli şey bu gereksiz toplantı yoğunluğu bence.

C.Ü: Bundan sonrasında sektörde kalıcı bir değişiklik olacağını düşünüyor musunuz?

Cüneyt Devrim: Buna iki başlıkta cevap vermek istiyorum. Birincisi ajanslar açısından baktığımızda yeni çalışma modellerinin, fiziksel lokasyon ihtiyaçlarının, ajansların yetenek kaynaklarının sorgulandığı bir dönem yaşayacağız. Ajanslar daha çevik olmayı öğrenecekler. Markalar için varolan değer önermelerini de daha taze bir bakış açısıyla gözden geçirmeleri gerekecek. İkinci başlık ise markalar açısından yaşanacak süreç. Şu anda hala adaptasyon dönemindeyiz. Markalar bu kriz dönemi için alarm durumuna geçtiler ve bu durumun içerisine yapmaları gereken iletişim başlıklarını seçip yaptılar. Ama esas değişim bundan sonra olacak. Normale, popüler tabiriyle yeni normale döndüğümüzde tüketicilerin markalardan beklentileri net bir şekilde değişmiş olacak. Kalıcı etki bu aşamadan sonra devreye girecek. Her marka tüketicinin hayatında neden bir yer kapladığının cevabını vermek durumunda. Bu kapladığı yerin de anlamını bulmalı ve doğru şekilde tüketicisine aktarmalı. Tüketiciler artık sadece sosyal sorumluluk vs yapan markalar istemeyecekler, kahraman markalar isteyecekler. Kendini ortaya koyan ve değişimin parçası olmaya çalışan markalar yükselecek, diğerleri ise arkadan izleyecek.

Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir