Bizim milletimiz güzel olanı hep başkasına, misafire saklar. Evine gelen misafire imkanlarını seferber eder. Evin en büyük ve rahat odası onlarındır. Oraya normal zamanda girilmez. Kesinlikle yasaktır. Sadece misafir geldiğinde açılır kapısı. En güzel yemekler sadece onlara yapılır. Sırf bu yüzden çocuklar misafirleri sever. Aynı şekilde en güzel yemek takımları, yurt dışından gelen viskiler, yıllarca saklanan şaraplar… Hepsi kullanılmak için misafirleri veya özel bir zamanı bekler. Bu durum sadece bize mi özgüdür bilmiyorum ama çok ilginç doğrusu. Ben millet olarak bu durumu biraz fazla abarttığımızı ve bu alışkanlık yüzünden kaybettiğimiz çok şey olduğuna inanıyorum. Hayatı ıskalıyoruz bu yüzden.
Karaca Porselen benim de küçükken valide sultanım aracılığıyla çok zaman deneyimlemiş olduğum bu durumdan etkileyici bir içgörü çıkartarak “güzel şeyleri kullanmak için özel zamanları bekleme” düşüncesini reklam filmlerine taşımış.
Reklam filminde evlenmek üzere olan kızına annesi bir yemek takımı hediye ediyor. Kız da bu takımı ilk olarak annesinin ziyaretinde olmak üzere misafirleri için kullanacağını söylüyor. Anne ise kızına karşı çıkarak şu etkileyici konuşmayı yapıyor.
- “Bitanem, giderken benim sana verebileceğim en değerli şey mutlu anıların, yeni yuvanda yenilerini kurman için. O yüzden güzel olan ne varsa kullan. Özel bir zamanı, özel bir misafiri bekleme. Başbaşa yediğini her yemek en özel yemeğiniz olsun. Her saniyeyi kalbinizin tahtında yaşayın tatlım.”
httpv://www.youtube.com/watch?v=gHt2s2M1VEg
Tek kelimeyle harika. Özenle kaleme alınmış, etkileyici bir metin. Özellikle reklamda kullanılan dramatik müzikle birlikte etki birkaç kat daha artıyor bu sahnede. Müzik sözcüklerle başarılı bir uyum oluşturmuş. Finali dış ses yapıyor ve işi bitiriyor. “En özel an yaşadığınız an”. Sonunda hedef kitlesinin bam teline dokunan etkileyici bir reklam ortaya çıkıyor. Markayı tüketicinin zihninde bir adım öne çıkarııyor. Hayatı ıskalamamaları için cesaretlendiriyor. Tüketicisine anlamlı bir öğüt sunuyor, anne aracılığıyla.
Aslında reklam filmi ilk olarak Kasım 2012’de gösterildi. O dönem özellikle sosyal medyada güçlü bir etki oluşturmayı başardı. Onlarca kişi reklamı çok beğendiğini hatta her izlediğinde duygulandığını söyledi. Birkaç tane örnek paylaştım burada.

Başarılı reklam izlenir
Bu aralar yeniden yayınlanmaya başlandı. Stratejik planlama üzerine çalışmalar yapan biri olarak reklamda içgörünün önemine sonsuz inanan biriyim. Hedef kitlenizin hayatını yansıtan, doğru içgörüyü bulduğunuzda başarı neredeyse garanti. Neredeyse diyorum çünkü prodüksiyon kalitesi de çok önemli. Uygulamanın başarısı fikrin gücünü kat kat arttırır her zaman. Bu reklamda da yakalanan harika içgörü, doğru cast ve müzik seçimiyle birleşerek ortaya tüketicinin kayıtsız kalamadığı, hatta tekrar tekrar izlemek istediği bir hikaye çıkarmış.Stratejik Planlama konusunda Türkiye’deki en yetkin insanlardan birinin imzası var zaten bu reklamın altında da, Haluk Sicimoğlu. O yüzden kimse reklam izlemiyor deniyor ya bence o kadar da karamsar olmayalım. Başarılı bir iş çıkardıysanız gayette izleniyor. Zamanında Cem Yılmaz’ın Opet reklamları için herkes reklam arası verilsin isterdi mesela.
Şunu da belirtmek isterim ki marka önce Yaprak Dökümü ardından Öyle Bir Geçer Zamanki adlı dizilere başarılı sponsorluklar gerçekleştirdi. Hedef kitlesi açısından uyumluluk gösterebilecek programlardı. Hatta Öyle Bir Geçer Zamanki dizisinde dönem konseptine uygun mağazasıyla ürün yerleştirme de yapmıştı. Hata ve hatta dizinin baş rol karakteri Cemile Hanım için “Cemile Serisi” adlı bir seri çıkardı.

Son olarak reklamın künyesini vererek bitireyim. Geç oldu ama Karaca Porselen ve Alice BBDO olmak üzere emeği geçen herkesi tebrik ederim.
Reklamveren : Karaca Porselen
Reklamveren yetkilileri : Fatih Karaca, Hasan Hemşindereli, Sultan Köse
Reklam ajansı : Alice BBDO
Yaratıcı grup : BBDO kreatif ekip
Müşteri ilişkileri : Aslı Önal, Aylin Tüzüner
Stratejik planlama : Haluk Sicimoğlu
Yönetmen : Özer Fevzioğlu
Yapımevi : Traffic Film