Turknet, yeni kurumsal kimliğini tanıttı

Turknet, 30. yılına yaklaşırken kurumsal kimliğini yeniledi. Marka, “İnternet, Turknet” söylemiyle yeni dönemde sade, hızlı ve erişilebilir bir dijital deneyim vurgusu yapıyor.

Turknet, 30. yılına yaklaşırken yalnızca markasını yenilemiyor; Türkiye’de internetin hikâyesine yeni bir anlam katıyor. Yeni kurumsal kimliğiyle “İnternet, Turknet” söylemini bir iletişim sloganının ötesine taşıyan marka, herkes için sade, hızlı ve erişilebilir bir dijital dünyanın simgesi haline geliyor. Bu dönüşüm, teknolojiyi insana dokunan bir değere dönüştürme vizyonunun güçlü bir yansıması olarak öne çıkıyor.

Turknet’in yeni döneminde odak noktası yalnızca altyapı yatırımlarını büyütmek değil; marka deneyimini yeni nesil kullanıcı beklentileriyle uyumlu hale getirmek.

Turknet Büyümeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Gül Sağır Aydın, bu yaklaşımı şöyle anlatıyor: “Teknolojiyi demokratikleştirmek bizim için bir iddia değil, bir sorumluluk. Fiber yatırımlarımızla hız ve kaliteyi erişilebilir hale getiriyor, kullanıcı deneyimini yalınlaştırıyoruz. Yeni marka kimliğimiz, bu yaklaşımı daha geniş kitlelere anlatmamız için güçlü bir zemin oluşturuyor."

Yeni kimlik, markanın yıllar içinde kazandığı ezber bozan duruşu görsel dünyasına taşıyor. Akışkan “T” harfi hızı ve çevikliği temsil ederken, küçük harf kullanımı markanın kullanıcıyla aynı hizada olma yaklaşımını yansıtıyor. “Turk” ve “Net” kelimelerinin birleşik yazımı kararlı ve bütüncül bir duruşu vurguluyor.

Derin mor, kiraz çiçeği ve fuşya tonlarından oluşan yeni renk paleti ise Turknet’in üretken, enerjik, genç ve kapsayıcı kimliğini tamamlıyor. Gül Sağır Aydın, bu yenilenmeyi şu sözlerle özetliyor: “İnternet bugün eğlence, eğitim, gelişim ve bağlantı demek - yani her şey demek. Yeni logomuz, Turknet’in teknolojik ve renkli dünyasını yansıtıyor. İnternetin ne olması gerektiğini tanımlayan bir marka olarak ‘İnternet: Turknet’ dedik.”

Yeni kimlikle birlikte dijital mecralarda yayımlanan ve beş filmden oluşan seri, Turknet’in internet anlayışını kullanıcı deneyimi üzerinden anlatıyor. Aydın, bu filmlerin amacını şöyle açıklıyor: “Karmaşık tarifelerle, sınırlı paketlerle değil; basit, net ve sınırlara takılmayan bir internet deneyimi mümkün mü? Bizce mümkün. Hazırladığımız filmlerde yalnızca hızdan değil, özgürlükten, şeffaflıktan ve kullanıcı deneyiminin sadeliğinden söz ettik. Aslında önce ‘internetin nasıl olması gerektiğini’ tanımladık; sonra da Turknet’in hizmetinin bu tanımla birebir örtüştüğünü gösterdik. İzleyiciyi doğrudan hedef göstermeden düşündürmeyi, gülümsetmeyi ve merak uyandırmayı amaçladık. Her filmde, “basit, net ve özgür” bir internet deneyiminin farklı bir yüzünü ortaya koyduk.”

Turknet’in büyüme hikayesi rakamlarla değil, kullanıcılarla kurduğu güven ilişkisiyle şekilleniyor. Aydın, “Biz bugün kullanıcı memnuniyetiyle büyüyen bir markayız. Turknet kullanıcıları hizmetimizden o kadar memnun kalıyor ki arkadaşlarına da öneriyor. Öyle ki CRM verilerimizde yıllardır hiç fatura ödememiş Turknetliler var. Çünkü bizi yüzlerce, hatta binlerce kişiye tavsiye etmişler. İşte bu bizim için sadece bir memnuniyet göstergesi değil, markamıza duyulan güvenin nasıl memnuniyetle büyüdüğünün de en güçlü kanıtı” dedi.

Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir