Birçok yerli ve yabancı tanınmış markalara ayakkabı üretimi yapan
SHOEMOL markası kurucusu olan
Nilgün Toktaş ile markası üzerine konuştuk. Dilerseniz SHOEMOL yolculuğunu ve markanın büyümesini Nilgün Toktaş'tan dinleyelim.
Şeyma Büyükdumlu: Öncelikle sektöre nasıl atıldığınızdan ve bu zamana kadarki tecrübelerinizden kısaca bahseder misiniz?
Nilgün Toktaş: Çocukluğumdan beri çalışma heyecanı olan birisiydim. Evlendikten ve 3 çocuk sahibi olduktan sonra uzun bir süre çalışmanız çok mümkün olmuyor ancak çocuklarım yeteri kadar büyüdüğünde artık çalışma zamanımın geldiğini daha iyi anladım. Moda ve ayakkabıya olan tutkum bu sektörde çalışma isteğimi gün geçtikçe artırdı. Eşimin bu sektörün içerisinde olması, onunla birlikte katıldığımız moda ve ayakkabı fuarları benim bu sektöre atılmamın en önemli etkeni diyebilirim. SHOEMOL’u kurmadan önce yaklaşık 2 sene boyunca ayakkabı üretimi ve tasarımı adına çalışmalar yaptım , tasarım workshoplarına katıldım, İtalya’da hizmet veren büyük ayakkabı firmaları ile olan dostluğumuz sayesinde bu firmaların fabrikalarını ziyaret etme şansı buldum ve üretim aşamalarına bizzat şahit olarak tecrübe dinmeye çalıştım.
ŞB: SHOEMOL markasının ve bu iş fikrinin ortaya çıkış hikayesini anlatır mısınız?
Nilgün Toktaş: 2019 yılının Temmuz ayında , teknolojik olarak gelişen ve dijital bir çağa bürünen dünyamızda , bu dijitalleşmenin bir parçası olma hayalini kurarken , daha önce çeşitli alanlarda E-Ticaret tecrübesi olan ağabeyim Muharrem Manav ve eşi Aslı Manav ile bir araya geldik ve böyle bir iş kurmaya karar verdik. Üçümüzün de iş konusunda bir doğrusu vardı: Bildiğin , üretebildiğin işi yap. Ağabeyimin E-Ticaret ve satış alanlarındaki güçlü tecrübesi, eşimin ayakkabı sektöründeki 34 yıllık tecrübesi, Aslı Manav’ın güzel sanatlar ve tasarım konularındaki tecrübesi ve benim bu sektördeki 2 yıllık tecrübemi bir araya getirince ayakkabı e-ticaret sitesi açma kararı aldık ve marka, isim arayışına başladık.
ŞB: SHOEMOL isminde nasıl karar kılındı?
Nilgün Toktaş: SHOEMOL isminde karar kılmamızın en büyük sebebi ismin güçlü olması ve küresel bir etki yaratma potansiyeline sahip olmasıydı. Bildiğiniz üzere "SHOE" İngilizcede ayakkabı anlamına gelmektedir. Biz SHOE kelimesine, İngilizcede alışveriş merkezi, yeri anlamına gelen "MALL" kelimesini "MOL" şeklinde rahatça okunabilmesi adına ekledik ve SHOEMOL ortaya çıktı.
ŞB: Markanızın güçlü yönleri nelerdir? SHOEMOL, bir pazar yeri olarak hangi noktada fark yaratmayı amaçlıyor?
Nilgün Toktaş: Bizim en önemli gücümüz işin mutfağından geliyor olmamızda saklıdır. Yıllardır ülkemize ve Dünya’nın çeşitli ülkelerine ayakkabı kalıbı ürettiğimizden dolayı bu işin tüm inceliklerini ve özelliklerini çok iyi bildiğimizi düşünüyoruz. Dolayısı ile ayakkabıda kaliteyi , şıklığı ve en önemlisi de rahatlığı sağlamak bizim en önemli misyonumuzdur. SHOEMOL olarak en büyük amacımız, hedefimiz dijital platformda ayakkabı satan ve insanların aklına ilk gelen online ayakkabı mağazası olmaktır.
ŞB: Ayrıca SIAMO markasıyla kendi ayakkabılarınızı da üretiyorsunuz. Biraz SIAMO markasından bahseder misiniz?
Nilgün Toktaş: SIAMO İtalyancada "biz" anlamına gelmektedir. SIAMO markasını kurarak kendi ayakkabılarımızı üretmek, kalitemizi, şıklığımızı ve konforumuzu yani "biz" i insanlara tanıtmak istedik. SIAMO markamızın en önemli özelliği, aynı diğer markalarımız olan MUSLERA ve PLAS gibi özel olarak tasarlanmış, kalıplanmış ve en kaliteli malzemeden üretilmiş olmasıdır.
ŞB: SHOEMOL markası için kısa ve uzun vadedeki hedefleriniz nelerdir?
Nilgün Toktaş: Bizim asıl hedefimiz insanlar tarafından bilinen bir marka haline gelmek , kalitemizi , konforumuzu ve güvenilirliğimizi tüm halkımız üzerinde hissettirmektir. Müşterilerimize memnun kalacakları bir hizmet sağlamak ve SHOEMOL’u akıllarında yer edecek bir online ayakkabı mağazası haline getirmek istiyoruz.
ŞB: SHOEMOL markasının içinde bulunduğu son durum nedir?
Nilgün Toktaş: Kaliteli , şık ve rahat ayakkabılar ürettik. Kalitemizi e-ticaret platformuna taşıyarak SHOEMOL'u kaliteli ayakkabı satan bir marketplace haline getirdik. Bununla da kalmayıp ilk showroom mağazamızı İstanbul Yeşilyurt’ta açtık ve kalitemizi, şıklığımızı canlı olarak gösterebilme fırsatı yarattık. Çalışmalarımızın ve emeğimizin karşılığında İstanbul Ticaret Odası Kadın Girişimciler Kurulu tarafından binlerce markanın arasından seçildik ve "Yükselen Markalar" projesinde yerimizi aldık.