Yapay zekâ sadece popüler bir trend olmanın ötesinde, aynı zamanda etik ve felsefi bir düşünce sürecini de beraberinde getiren devrim niteliğinde bir teknoloji. İş süreçlerinin otomatikleştirilmesi, veri analizi, tahminlerde bulunma, müşteri hizmetlerinin geliştirilmesi ve daha pek çok alanda yapay zekâ teknolojileri büyük avantajlar sağlıyor. Peki yapay zekânın iş dünyasında yarattığı fırsatlar ve zorluklar neler? Şirketler yapay zekâyı iş süreçlerine entegre etmek için hangi stratejileri izlemeli? Yapay zekâ, iş yapış biçimlerimizi ve iş dünyasının geleceğini nasıl şekillendirecek? CBOT CMO'su Çiler Ay ile bu sorulara yanıt aradık.
Pazarlama dünyası ChatGPT ile açılacak büyülü bir sandık
Heyecan verici, merak uyandırıcı ve kafa karıştırıcı sevgili dostumuz: yapay zekâ! ChatGPT’nin resmi lansmanı ile birlikte, “dijital dönüşüm” kavramı gibi pazarlama profesyonellerinin ana gündemine yerleşti, adeta büyüleyici bir tangoya dönüştü, bize her adımında şaşırtıcı yeni figürler sunan bu süper kahraman adeta dansın sınırlarını zorluyor... İş dünyasının her köşesinde karşımıza çıkan bu dönüştürücü teknoloji, pazarlama süreçlerimizi bir üst seviyeye taşımada şüphesiz muazzam fırsatlar sunuyor. İnsanlığın tercihlerini analiz edip özelleştirilmiş çözüm ve içerikler sunma yeteneklerine zaten hayrandık, şimdi bir de ChatGPT gibi "büyücü" yapay zekâ teknolojileri devreye girdi. Gerçekten şaşırtıcı inovasyonlar görmek üzereyiz. Bazen pazarlama dünyası ChatGPT tarafından sihirle açılacak kapalı bir sandık mı acaba diye düşünüyorum. Bu bağlamda, Türkiye'nin lider yapay zekâ şirketi CBOT olarak, biz de son dönemde çalışmalarımızı ChatGPT üzerine yoğunlaştırdık. Haziran ayında, kurumların kendi özel dil modelleriyle entegre olabilen CBOT GPT'yi sanal asistan uygulamaları için piyasaya sürdük. Tabii ki, her süper kahramana meydan okuyan birkaç kötü adam da olur.
Yapay zekâyı iş süreçlerimize entegre ederken başa çıkmamız gereken bazı önemli noktalar olacak... Veri kalitesi, bu meydan okumaların başında geliyor. Yapay zekânın doğru çalışması için temiz ve güvenilir verilere ihtiyacımız var. Dolayısıyla, pazarlama profesyonelleri olarak veri yönetimimize önem vermeli ve veri kalitesini artırmaya yönelik sürekli iyileştirmeler yapmalıyız. Bununla birlikte, veri gizliliği ve güvenliği de özellikle bazı sektörlerde büyük bir önem taşıyor. Müşteri verilerini korumak ve etik kullanımı sağlamak pazarlamacıların sorumluluğunda ve aslına bakarsanız çözümü de zor değil… Örneğin biz CBOT olarak, veri gizliliği ve güvenliği konusunda, müşteri verilerini şifreleyerek korumak, veri anonimleştirme yöntemlerini kullanmak, kullanıcı onayı alınarak veri depolama sürelerinin sınırlanması gibi titiz yöntemler uyguluyoruz… Peki bir pazarlama profesyoneli bu süper kahramanı iş süreçlerine entegre etmek için “Nasıl anlatsa, Nereden başlasa…” Benim yapay zekâ projelerinde neler yapılmamalı konulu konuşmalarımda ilk söylediğim şey “Hadi gelin, herkes yapıyor diye sadece modaya uyarak hareket etmeyelim!” Boşa zaman ve para harcamamak için stratejimiz, şirketimizin ana hedefleri ve değerleriyle uyumlu olmalı. Bazen CBOT ile proje yapmak isteyen şirketlere daha ilk toplantıda sizin buna ihtiyacınız yok diyorum, gerçekten çok şaşırıyorlar. Kararınızdan emin olduğunuzda diğer paydaşları projeye inandırmak ve başlamadan önce doğru hazırlıkları yapmak ikinci önemli adım olacak. Öncelikle, yapay zekânın iş süreçlerine ne değer katacağını net bir şekilde rakamsal hedefler ile ifade etmek önemlidir. Bizler gibi uzman kişiler ile beraber ilerleyerek gerçekleştirilebilir hedefler koymak, kaynakların ve zamanın yönetimini göstermek, planlama ve zaman çizelgesi oluşturmanın projeye hep güven oluşturduğunu gördüm. Paydaşları sürece dahil etmek, fikirlerini önemsemek ve geri bildirimlerini dinlemek ise ortak bir vizyon ve sağlam bir temel oluşturuyor ki başarı için elzem bunlar. Sonrasında ise sadece doğru iş ortakları ile yola devam ediyorsunuz. Açıkçası artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı bir noktaya geldik, bu vesile ile hepinize keyifli bir tango dilerim.