Boyner'in son dönemlerde odağına aldığı dönüşüm kapsamında; yeni mağazacılık adımlarından Boyner Dynamic, Boyner Online, Boyner Now hizmetleri ile dijital mağazacılık deneyimi gelişiyor. Boyner Büyük Mağazacılık Pazarlama ve Marka Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Nurçin Koçoğlu ile Boyner'in; son dönemlerde hayata geçirdiği projelerini, müşteri sadakatini güçlendirme adına pazarlama stratejilerini ve gelecek dönem hedef ve stratejilerini konuştuk.
Öncelikle Boyner olarak son dönemlerde hayata geçirdiğiniz projelerinizi sizden dinleyelim.
Boyner son yıllarda hızlı ve sağlam adımlarla örülen bir dönüşüm içerisinde. Özgün, dinamik ve cesur adımlar atıyor, dünyanın ve Türkiye’nin en sevilen markalarını yaşam tarzıyla birlikte sunuyoruz. İçinden yaşam geçen mağazalarımızla deneyime odaklanıyoruz. Fiziksel mağazacılığın yanı sıra Boyner Now ve boyner.com.tr ile dijital mağazacılık deneyimimizi de eş zamanlı olarak geliştiriyoruz.
Yeni mağazacılık adımlarımızdan bir tanesi Boyner Dynamic konsept mağazalarımız. Şu an İstanbul’da ve Antalya’da olmak üzere üç mağaza ile hizmet verdiğimiz bu konseptle spor giyim odaklı olarak 50’yi aşkın markayla 4 binden fazla ürün Boyner Dynamic mağazalarımızda yer alıyor.
Bu yılın sonunda mağazacılık alanındaki deneyimimizi Boyner Online’da da yaşatabileceğimiz bir dijital dönüşüm sürecindeyiz. Şu an bu sürecin ilk etabındayız. Boyner Online’da dijital alışveriş deneyiminde fark yaratan uygulamalarımız 2023 boyunca devam edecek. Bu ilk adımla birlikte müşterilerimizin de olumlu yorumları önümüzdeki süreç için bize ilham oldu. Çok yakında Boyner online satış kanallarında bizi çok heyecanlandıran bir deneyimle daha müşterilerimizi karşılayacağız. Yılın son çeyreğinde tam olarak hayata geçireceğimiz bu deneyimle çok daha fazla iş ortağımızla hiç olmadığımız kategorilerden de markaların yer aldığı bir ürün seçkimiz olacak.
Fiziksel mağazacılık deneyiminin yanı sıra online mağazacılıkta da yeniliklerin peşinden gidiyoruz. Bu bakış açısıyla geliştirdiğimiz uygulamamız Boyner Now birinci yaşını doldurdu. Birbirinden farklı renk, desen ve bedenlerde ürünleri istenilen adrese 90 dakika içerisinde teslim ettiğimiz, sipariş anında ödeme yapılmayan, ürünleri denedikten sonra beğendiğiniz ürün için kapıda kredi kartı ile ödeme yapabildiğiniz bu uygulamamızla daha önce hiç denenmemiş bir müşteri deneyimi yarattık. Son olarak sahil beldelerinde büyüme hedefimiz doğrultusunda Bodrum’un ardından Çeşme ve Fethiye’de Boyner Now hizmeti vermeye başladık.
Tüm bunların yanı sıra “İyiliğin modası geçmez!” diyerek sosyal sorumluluk projeleri hayata geçiriyoruz. İyilik Boyner’in her zaman odağında. Sadece 2022 yılında iyilik odaklı 16 farklı proje hayata geçirdik. Bu projeler kadın istihdamına-emeğine, çevresel sürdürülebilirliğe, eğitime ve deprem bölgesinin ihtiyacı olan desteklere kadar dokundu. İçinden yaşam geçen sadece mağazalarımız değil. Boyner’in her adımı yaşamla iç içe ve insan odaklı...
Birbirinden farklı birçok projemiz var fakat son dönemlerde hayata geçirdiğimiz projelerimizden örnek vermek gerekirse; geçtiğimiz ay Fabrika markamızla Sakarya Akyazılı kadınların el emeği ile hazırlanan boncuk çantaları satışa sunduk. Kadın istihdamına el emeği üretimi destekleyerek yer açıyoruz. “Seninle Tamam” projemizle çalışmak isteyip hayattaki sorumluluklarından dolayı çalışamamış kadınlara esnek çalışma fırsatı sunuyoruz. Geçtiğimiz yıl mağazalarında plastik kullanımının azaltılmasını teşvik etmek amacıyla satışlarından elde ettiğimiz geliri ÇEVKO ve TEGV’e ulaştırdığımız çok kullanımlı çanta uygulamasıyla 1 yılda 4 milyonu aşkın plastik poşet kullanımının önüne geçtik. Zanaat x Boyner projemizle de geleneksel zanaatlara destek oluyor, online satış kanallarımızda yedi zanaatkarın ürünlerini satışa sunuyoruz.
Döngüsel Dönüşüm Hareketi’ni başlatan girişim Nivogo ile iş ortaklığımız devam ediyor. İşbirliğimiz kapsamında Nivogo, çeşitli sebeplerden satışa çıkaramayacağımız ancak hayata tekrar döndürülebilecek çanta, ayakkabı, dış giyim, aksesuar ana kategorilerindeki ürünlerimizin ömrünü uzatarak, bu ürünleri tekrar ekonomiye kazandırıyor. Şu ana kadar yenilenen ürünlerle; 6.1 Milyar litre su kullanımının ve 9.5 Milyon kilogram karbon emisyonunun oluşmasının önüne geçildi. Bu veriler; ortalama 11.1 milyon insanın 1 yıllık içme suyuna, 2 bin 440 adet Olimpik havuzu doldurmaya, yaklaşık 321 milyon damacana suya, yaklaşık 12 bin kez dünyanın etrafını uçakla gidip gelmeye ve yaklaşık bin 300 kez dünyanın etrafını arabayla gezmeye eş değer.
Boyner’in dikkat çeken iletişim çalışmalarına imza attığını biliyoruz. “Bi'Tanısan Seversin!” projesi de bunlardan birisi… Bize biraz bu projeden bahsedebilir misiniz? Reklam filmi dijital ve konvansiyonel medyada nasıl yankı buldu?
İki buçuk seneden bu yana olabildiğimiz her yerde “Bizim Tarzımız Güzel” diyorduk. Bu topraklardan doğmuş ve büyümüş bir marka olarak bize bizi anlatmayı, bazen hatırlatmayı ve söyleyecek sözümüz olmasını önemsiyoruz. Türkiye’nin her bölgesinde aynı anda hizmet veren mağazalarımızla milyonlarca insanın hayatı Boyner mağazalarıyla bir şekilde kesişiyor. Bu buluşma anını ve iletişimdeki gücümüzü iyilik için, toplumsal fayda için kullanmayı sorumluluğumuz olarak görüyoruz. Ülkemizdeki yaşam tarzlarının zengin mozaiğini, farklı coğrafyaların kültürel estetiğini kapsayan bakış açımızla kritik konu başlıklarında toplumda farkındalık yaratmayı ve umut vermeyi misyon ediniyoruz.
İletişim kampanyamızın iç görüsünü belirlerken öncelikle FutureBright araştırma şirketi ile birlikte bir Toplumsal Hassasiyet Araştırması gerçekleştirdik.
Yaptığımız araştırmada katılımcılardaki endişe duygusu %61’ken pozitif duygulara sahip kişilerin oranı yüzde 12’ydi. Çarpıcı sonuca dayanarak bugün geleceğe dair duyulan kaygı, endişe, belirsizliğin verdiği tedirginlik, çaresizlik gibi duygularla baş edebilmek oldukça zorlayıcı. Bu duyguların yerine umut yeşertmek, içimizdeki gücü görebilmeyi, sakinliği ve diyalog ile hayatımızın farklı bir noktaya gidebileceğini göstermek istedik.
Son yıllarda yaşadığımız yalnızlaşmanın buradaki etkisi büyük. Kulağımızda kulaklıklar, gözümüz farklı ekranlarda, sürekli bir yaşam koşturması içindeyken; yan yana durduğumuz insanlar ile iletişimi durdurduk. Kendimize benzettiğimiz, biz gibi diye kabul ettiklerimizi daha yakınlarımızı aldık, farklılıkları, bizden olmayanları daha uzaklara ittik belki istemeden, belki fark etmeden. Ötekileştirdik.
Karşı tarafın hep haksız, bizim hep haklı olduğumuza dair inancımızdan kısa bir süre bile kurtulabilsek, göreceğiz aslında hasretlerimiz, kaygılarımız, duygularımız, değerlerimiz ve hikayelerimiz o kadar insani, o kadar gerçek ve ortak ki… Bi’ oturup konuşsak, dinlesek, anlasak, tanısak… Severiz birbirimizi.
İşte “Bi Tanısan Seversin” iletişim kampanyamız bu şekilde ortaya çıktı.
Yapılan yorumlar da aslında izleyicimizin bu mesajlara ne denli ihtiyacı olduğunu destekliyor. Özellikle “Unuttuğumuz empati duygusunu bir kez daha hatırlattığınız için size teşekkür ediyoruz” diyenlere, yayınınız aracılığıyla bizi doğru anladıkları için teşekkürlerimizi sunuyoruz. Özellikle yorumlardaki “umut” bize ilham veriyor. Ön yargılarının farkına vardığını söyleyen birçok kişi oldu. Ötekileştirmeden empati yapmak için harekete geçen tek bir kişi bile bizim için çok kıymetli. Önümüzdeki dönemde de hem dijital hem de konvansiyonel iletişim kanallarında “Bi’tanısan Seversin” demeye devam edeceğiz.
Dijitalin hızlı dönüşümü müşteri beklentilerini ve davranışlarını da değiştiriyor. Müşteri sadakatini güçlendirme adına pazarlama stratejileriniz neler?
Pozitif deneyimler ve kişiselleştirme alanında, teknolojinin gücüyle öncü bir hizmet sunmak için çalışıyoruz. Kişiselleştirilmiş çözümler kullanarak ve verinin gücünden yararlanarak daha etkili marka-müşteri etkileşimleri kurmaya odaklanıyoruz. İçinden hayat geçen alanlar ve hikayeler tasarlıyor, müşterilerimizin farklı temas noktalarında da aynı güzel hikayeleri deneyimleyebilecekleri iç içe geçmiş kanallar kurguluyoruz.
Her adımımızda müşterilerin tercihlerine ve ihtiyaçlarına uygun kişiselleştirilmiş deneyimler istediklerini bilerek hareket ediyoruz. Bu nedenle, müşterilerimiz hakkında içgörü toplamak için veri analitiğine yatırım yapıyor ve bu verileri tüm temas noktalarında kişiselleştirilmiş deneyimler oluşturmak için kullanıyoruz. Araştırmalara göre tüketicilerin yüzde 27’si ve Z Kuşağı’nın yüzde 36’sı için en çok tercih edilen satın alma yöntemi hibrit alışveriş modelleri olarak öne çıkıyor. Bu nedenle bizim için fiziksel mağaza deneyimi ile online alışverişi bir olarak ele almak önemli. Mağazalarımız, Boyner Now, Boyner uygulaması ve boyner.com.tr sunduğumuz online deneyimin çarkları. Her biri birbirini besliyor.
Özellikle sosyal medya, hiper kişiselleştirme araçlarının oyun alanı. Dolayısıyla e-ticaretin önemli bir oyuncusu olarak daha da yükselişte. Dünyada sosyal medyadan yapılan ürün ve hizmet harcamalarının 2023’te 1 trilyon doları aşacağı tahmin ediliyor. Geçen yıl 2 milyardan fazla insan sosyal medya üzerinden alışveriş yaptı. Alışveriş hacminin gelecek yıl yüzde 25 büyüyeceği öngörülüyor. Bu öngörülerde hiper kişiselleştirmenin payı büyük. E-ticaret çözümlerinin satıcılar tarafından daha fazla benimsenmesi ve tüketici davranışlarındaki değişimler, 2026’da pazarı 400-500 milyon TL seviyelerine taşıyarak toplam perakende penetrasyonunun %22 artışla gerçekleşeceği ön görülüyor. Online alışverişçi tabanının 2026’da 45 milyona ulaşması ve toplam nüfusun %70’inden fazlasını temsil etmesi bekleniyor.
2023 yılının ikinci yarısında sektör adına beklentileriniz nelerdir? Gelecek dönem hedef ve stratejileriz neler olacak?
Tüm kanallarını birbirine entegre edebilen, yenilikçi ve yaratıcı çözümlerle müşteri deneyimini iyileştiren markaların bir adım önde olduğunu düşünüyoruz.
Son dönemlerde deneyim odaklı yeni nesil mağaza sayımızı artırma stratejimizle ilerliyoruz. Çok daha yenilikçi, dijitalleşmiş ve içinden yaşam geçen deneyim odaklı mağazalarımızın sayısını artıracağız.
Eş zamanlı olarak da online deneyimimizi iyileştirecek adımlar atıyoruz. Mağazalarımızda sunduğumuz alışveriş deneyiminin online kanallarımızda da aynı şekilde devam etmesi için yatırım yapıyoruz. Binlerce ürünü bir arada sunan bir marka olarak Boyner seçkisini yansıtacak arama kabiliyetine sahip, hiper kişiselleştirmenin tüm olanaklarını yansıtabileceğimiz bir deneyim için son aşamaya geldik
Öte yandan şu an stratejik olarak markaların omnichannel satış stratejisiyle ilerlediğini görüyoruz. Son 3 yılda birden fazla kanala temas eden omni müşterilerimizin oranı yüzde 15 ve bu oran gittikçe artıyor. Yeni deneyim tasarımları, müşteri davranışlarını yorumlayarak ve onların ihtiyaçlarını analiz ederek ortaya çıkıyor.
Perakende sektöründeki başarımızın devamını getirebilmek adına hayata geçireceğimiz projelerle dijital perakendede de Boyner deneyimini yaşatmaya odaklandığımız bir dönemdeyiz. Bu süreçte de her zaman olduğu gibi odağımız, teknoloji, müşterilerimiz ve onların mutluluğu.
Ayrıca uzun zamandır üzerinde çalıştığımız, bizi çok heyecanlandıran bir projemizden de bahsetmek istiyorum. Gençleri dinleyen, yeniliklerin peşinden giden bir marka olarak şu an organizasyonunu tamamen bizim üstlendiğimiz bir festivale hazırlık yapıyoruz. Boyner Dynamic Fest aktif yaşam deneyimini festival coşkusuyla bir araya getirecek yepyeni bir adım. Eylül ayının son haftasında YBY Woods Yeni Bir Yaşam Alanı’nda ücretsiz olarak düzenleyeceğiz. Farklı spor etkinlikleri, atölyeler, spor, iyi yaşam ve beslenme odaklı söyleşilerle enerji seviyesinin hiç düşmeyeceği bir festival olacak. Festivalde kendini dinamik hisseden, iyi ve sağlıklı yaşamı tercih eden, aktif yaşamı hayatın merkezine alan, eğlenceli bir hafta sonu geçirmek ve farklı deneyimler yaşamak isteyenleri dopdolu bir program bekliyor.