"Metro Usülü" ile her ürün şeflerle buluşuyor

Metro Türkiye Satın Almadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Alkaç ile, Metro Türkiye’nin yeni vizyonundan tüketici dostu olma adına stratejilerine kadar birçok konuda konuştuk.

Faaliyetlerini 33 yıldır Türk mutfak kültürünü korumak ve gelecek nesillere aktarmak amacıyla sürdüren Metro Türkiye, bu vizyonu doğrultusunda raflarında sunduğu tüm ürün süreçlerini “Metro Usulü” manifestosu ile duyurdu. Metro Türkiye Satın Almadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Alkaç ile, Metro Türkiye’nin yeni vizyonundan tüketici dostu olma adına stratejilerine kadar birçok konuda konuştuk. 

Mutfaklar için ürün tedarik süreçleriniz yolunda yaptığınız son çalışmalardan, bu anlamda katettiğiniz yoldan ve yansımalarından biraz bahsedebilir misiniz?
Metro Türkiye olarak 33 yıldır faaliyet gösterdiğimiz ülkemizde en büyük amacımız, Türk mutfak kültürünü ve değerlerini korumak, gelecek nesillere aktarmak ve Türk mutfağının şefleriyle birlikte dünyada hak ettiği yere gelmesine katkıda bulunmak. Bunun yerel ürünleri ve üreticileri destekleyip güçlendirerek başarılabileceğine inanıyoruz. Bu anlayışla 3 binden fazla tedarikçimizin yüzde 99’unu yerel üreticiler oluşturuyor. Her zaman taze, güvenilir ve kaliteli ürünler sunma anlayışımızla yerel ürünlere, üreticilere, Coğrafi İşaret tescilli ve aday ürünlere sahip çıkarak raflarımıza taşıyoruz. 2012’de hayata geçirdiğimiz Coğrafi İşaretli Ürünler Projemiz ile yerel üreticilerle iş birliği yapıyor ve sürdürülebilir tarımsal üretim yöntemleri konusunda farkındalıklarını artırıyoruz. Mutfaklar için ürün tedariğinin tüm süreçlerini ‘Metro Usulü’ en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş kriterler doğrultusunda yaparak, en kıymetli ürünleri en doğru şartlarda mutfaklara sunuyoruz. 

Türk mutfak kültürünü korumak ve gelecek nesillere aktarmak amacı doğrultusunda yönettiğiniz tüm süreçleri “Metro Usulü” manifestosu ile duyurdunuz. Yeni vizyonunuzun detaylarını paylaşabilir misiniz? 
Yerel, kaliteli ve lezzetli ürünleri arama yolculuğumuzdan, ürünlerin yetiştirilmesine verdiğimiz desteğe, ürünlerin özenle hasat edilmesinden üstün kalite süreçlerimize kadar yaptığımız titiz çalışmalarla ürünlerimizi reyonlarımıza taşıyoruz. Bu ürünlerle harikalar yaratmayı da şeflere bırakıyoruz. Biz bu yolculuğun tamamına ‘’Metro Usulü’’ diyoruz.

Öncelikle üreticiler tarafından tutkuyla yetiştirilen yerel ürünleri arıyoruz. Bir ürünün yetiştiği en güzel yeri ve oranın en iyi yerel üreticilerini buluyoruz. Daha sonrasında üreticilerin emeğine bilgisini, deneyimini ve uzmanlığını katarak hem üretilen yerel ürünlerin sürdürülebilirliğini sağlıyor hem de üreticilerin gelişmesine destek olarak standartlara uygun üretim yapılmasını mümkün kılıyoruz. 

Güvenilir, kaliteli ve lezzetli ‘’Metro Usulü’’ ürünleri belirlerken, hasat edilen ve seçilen her ürünü ilgili onlarca kalite adımından geçiriyoruz. Örneğin ‘’Metro Usulü’’ ile zeytinyağlarını 76, domatesi 59, sarımsağı 73 farklı kalite adımında kontrol ediyoruz. Son olarak ise Türkiye’nin ilk Gastronomi keşif platformu Gastronometro’nun şefleri ile ürünlerin performansını, tadını, yapısını ve kokusunu bizzat test ediyor, özenle seçilen bu ürünleri raflarımıza taşıyarak profesyonel mutfakların şefleri ile buluşturuyoruz.

Yerelleşme çalışmalarına ek olarak sürdürülebilirlik ve gıda güvenliği çalışmaları ile de sektöre öncülük ediyorsunuz. Bu bağlamda gelinen noktayı ve hedeflerinizi aktarır mısınız?

Metro Usulü anlayışımızla, tedarik zincirimizi izlenebilirlik ve sürdürülebilirlik odağında geliştiriyor, birlikte gelişmek için paydaşlarımızla ortak hareket ediyoruz. Kalite ve ürün güvenliği konularında yasal düzenlemelerin ötesinde koşulları sağlıyor, bu alanda düzenlemelerin ileriye taşınmasına katkıda bulunuyoruz. Gıda güvenliğini sağlamak için çiftlikten sofraya kapsamlı bir süreç yürütüyoruz.

Bugün ülkemizde gıda güvenliği yönetim sisteminin kurulmasını esas alan uluslararası geçerlilikteki IFS Cash&Carry/Wholesale sertifikasına sahip ilk ve tek şirket olarak taze et, kültür balıkçılığı, balık, bal, meyve-sebze ve kendi markalı organik ürünlerimizde yüzde 100 izlenebilirlik sunuyoruz. “Tabağında ne var?” hareketimize de uygun olarak raflarımızda 10 bine yakın üründe izlenebilirlik sağlıyoruz. Hayvan çiftliklerinin tamamını denetleyerek tüm Metro markalı taze ve dondurulmuş et ürünlerimizin yüzde 100 hayvan sağlığı ve refahı standartlarına uygun olarak üretilmesini sağlıyoruz. Metro markalı yumurtaların yüzde 76,5’ini kafessiz sistemlerden elde ediyoruz. Sürdürülebilir balıkçılık konusunda da bugüne kadar deniz ve su ürünlerine değer katan birçok başarılı proje gerçekleştirdik. Son olarak küçük ölçekli ve geleneksel alabalık üreticilerini desteklemeyi amaçlayan projemizi başlattık. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü ve Muğla Alabalık Yetiştiricileri Birliği iş birliğinde gerçekleşen projemiz kapsamında Metro Usulü yetiştirilen pek âlâ alabalıklar raflarımızda yer almaya başladı.

Son dönemlerde güvenilir gıda arayışı, tüketicide tedbirli alışveriş davranışını tetikledi. Tüketici dostu olma adına stratejileriniz neler?
Metro Türkiye olarak şu an 30 bine varan çeşitte gıda ve gıda dışı ürünü müşterilerimize sunuyoruz. Mutfakları için ürünlerin en tazesini, en kalitelisi ve sürdürülebilir olanını talep eden şeflerimizin tüm ihtiyaçlarına Metro Usulü ürün tedariki ile en mükemmel şekilde karşılık vermenin yanı sıra aynı kalite anlayışıyla kendi markalı ürünlerimizi de raflara taşıyoruz. Şeflerin farklılaşmalarını da sağlayacak ürünleri kendi markalarımız altında müşterilerimizle buluşturuyor; bu amaç doğrultusunda hem Metro Türkiye’de hem de Gastronometro’da çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Şeflerimizin talep ve ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla yaptığımız bu çalışmalar bizi her daim dinamik tutuyor. Metro Premium, Metro Chef, Metro Professional ve Rioba markalarımız ile raflarımızda kuru gıdadan dondurulmuş ürünlere, et ürünlerinden çay, kahve ve tatlılara birçok kategoride yaklaşık 4 bin adet ürün bulunduruyoruz. Tüketici trend ve ihtiyaçlarını gözeterek yaptığımız araştırmalar ve çalışmalarla ürün yelpazemizi tüketici dostu çeşitlerle sürekli genişletiyoruz. Müşterilerimizin tüketim alışkanlıklarını ve ihtiyaçlarını takip ederek kendi markalarımız altında her yıl ortalama 300 kendi markalı yeni ürünümüzü piyasaya sunuyor, müşterilerimizin her türlü ihtiyacını uçtan uca karşılıyoruz.

Bununla birlikte, tüketicilerin artık sadece kendi hayatlarını değil tüm ekosistemi de koruma yönündeki farkındalıkları ile birlikte ‘Sürdürülebilir Beslenme’ kavramının daha da yaygınlaştığını gözlemliyoruz. Bu konuda farkındalık yaratmak için tüm paydaşlarımızla birlikte çalışıyoruz. Verdiğimiz eğitim ve uyguladığımız denetimlerle tedarikçilerimize ve üreticilerimize, hazırladığımız Sürdürülebilir Restoran Kılavuzu ile şeflerimize yol gösteriyoruz. Sürdürülebilir ve sağlıklı beslenme trendlerindeki değişimi ve artan talebi de yakından izleyerek bu konuda fark yaratacak çalışmalara imza atıyoruz. Organik, vegan, vejetaryen, katkısız, glütensiz ve bitki bazlı beslenme şekilleri ile uyumlu ürün çeşitliliğimizi sürekli artırıyoruz.

Metro Türkiye bu yıl 33. yaşını kutluyor. Gelecek vizyonunuza dair hedeflerinizi ve projelerinizi anlatır mısınız?
Sürdürülebilirlik, bizim iş yapış şeklimiz. Dolayısıyla şimdi olduğu gibi gelecekte de ortaya koyduğumuz her çalışmanın odağında yer alacak. Türk mutfağının sürdürülebilirliği için ürünün ve onu bizlere sunan üreticinin sürdürülebilirliğini, o ürünlerin profesyonel mutfaklarda kullanımının devam edebilmesi için de restoranların sürdürülebilirliğinin sağlanmasını amaçlıyoruz. Gıda güvenliğini sağlamak adına izlenebilirlik odağındaki çalışmalarımıza, gıda atığını azaltmaya yönelik girişimlerimize, sağlıklı ve sürdürülebilir beslenme için ürün çeşitliliğini artırmaya, Ar-Ge çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Diğer taraftan, 2040’ta karbon nötr olma hedefiyle bu yıl çevresel yatırımlara odaklandık. Sene başında depozito toplama projemizi hayata geçirdik. ZES ile iş birliği içerisinde 33 mağazamızda 100 şarj istasyonu kurduk. Hedefimiz 120 istasyona ulaşmak. 30 mağazada 30 MW hedefiyle yola çıktığımız Güneş Enerjisi Sistemi yatırımımızın ilk fazından 14 mağazayı devreye aldık. 

Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir