Lipton’un dünyaca ünlü heykeltıraş Emre Yusufi ile yaptığı işbirliği ile çay NFT dünyasına taşındı. Bu keyifli işbirliği ve proje hakkındaki sorularımızı Lipton Türkiye CMO’su Benan Özer ile konuştuk.
Sanatla çayı buluşturan bu heyecanlı ve yeni işbirliğini biraz anlatabilir misiniz?
Lipton ile NFT dünyasında yer almak oldukça keyif verici. Emre Yusufi, mitolojik Hercules karakteri ile hazırladığı eserleri ve sıradışı vizyonuyla ünlü heykeltıraşlar arasında yerini alıyor. Onun Studio Bigger ile birlikte ürettiği “Mighty Hercules” koleksiyonunda, Lipton olarak biz de bir NFT eseri ile yer aldık. “Chainick” adlı NFT, Lipton sarısı renginde kıyafet ve aksesuarlarıyla keyifle çayını yudumlayan bir Hercules görselini içeriyor. İçinde bulunduğumuz dünyayı aktaran hiperrealistik bir tuval görevi gören ve günümüze dair birçok görsel kodu bulabileceğiniz bu seride kültürümüzde önemli bir yer tutan çay da elbette olmasa olmazdı.
Lipton olarak çay ve NFT’i bir araya getirme fikri nasıl ortaya çıktı?
Bildiğiniz gibi teknolojinin itici gücüyle sanatsal üretimler de kendine yeni alanlar açıyor. Çayın hayatın her yerinde olduğu gibi bu yeni dünyada da kendine özgü bir yer edineceğine inanıyoruz. Bugüne kadar sayısız sanatçının üretimine ilham veren çay; Web3 gibi yeni teknolojilerin yarattığı yepyeni kulvarlarda da kendine yer buluyor. Bizim için bu eser, tarih boyunca bilimden sanata farklı alanlara dokunan çayın, NFT gibi yeni teknolojiler neticesinde doğan sanatsal alanlarda da var olabileceğini gösteriyor. Emre Yusufi ile iş birliğimizin bu bahsettiğim mesajı güçlü şekilde vereceğine inanıyoruz. Bize göre çay var olduğu sürece yaşam ve sanatla daima iç içe olacak.