İsveç'in Nasıl Bu Kadar Çok Başarılı Girişimi Var?

  • İsveç, Avrupa'nın en büyük teknoloji şirketlerine ev sahipliği yapıyor ve ülkenin başkenti olan Stockholm, kişi başına üretilen milyar dolarlık teknoloji şirketlerinin sayısı söz konusu olduğunda, Silikon Vadisi'nin ardından ikinci sırada yer alıyor.
  • İsveç hükümeti, 1990'lı yıllarda, hane halklarının bilgisayar satın almaları için para yardımı yapmıştı.
  • 1990'lı yıllarda yaşanan mali bir krizin ardından hükümet, devlet kontrolündeki kurumların egemen olduğu alanlara özel rekabeti getirmeye çalıştı. Taksiler, elektrik, telekomünikasyon, demiryolları ve yurt içi uçak seyahati hizmetleri de dahil olmak üzere, birçok kamu tekeline yönelik kısıtlamalar azaltıldı.
  • İsveçli bir grup akademisyenin yazdığı makaleye göre, son yıllarda beş yaşında ya da daha genç olan İsveçli firmalar, ülkedeki tüm işletmelerinin %55'ini oluşturuyorlar.
  • Kurum içi girişimcilik söz konusu olduğunda, İsveç önde gelen ülkelerden biri konumunda. İsveç kültüründeki güçlü güven seviyesi, ülkedeki kurum içi girişimciliğin gelişmesini sağlıyor.
  • İlgili Yazı: Başarılı Girişimcilerin 6 Ortak Özelliği

Müzik servisi Spotify, son yıllara damgasını vuran video oyunu Minecraft ve dünya çapında milyonlarca kişi tarafından oynanan Candy Crush Saga'nın ortak noktası nedir, biliyor musunuz? Bunların üçü de İsveç'den çıktı. Bunun yanı sıra sohbet uygulaması Skype'ın kurucu ortakları arasında İsveçliler de yer almaktadır ve online ses dağıtım platformu SoundCloud, Berlin'deki mevcut yerine taşınmadan önce İsveç'in başkenti Stockholm'de kuruldu. [caption id="attachment_73213" align="aligncenter" width="1600"] Müzik servisi Spotify, çok sayıdaki İsveç markalarından sadece biri.[/caption] World Economic Forum'un internet sitesinde paylaşılan yazıya göre, İsveç, Avrupa'nın en büyük teknoloji şirketlerine ev sahipliği yapıyor ve başkenti, kişi başına üretilen milyar dolarlık teknoloji şirketlerinin sayısı söz konusu olduğunda, Silikon Vadisi'nin ardından ikinci sırada yer almaktadır. Peki İsveç, yeni girişimler başlatma ve bu girişimleri büyütme konusunda nasıl bu kadar başarılı oldu?

Vergilendirme Ekonomisi

Büyük devlet ve yüksek vergi harcaması olan ülkelerin daha az girişimci olma eğiliminde olduğuna işaret eden araştırmaya rağmen, İsveç’in teknoloji şirketleri, böyle bir yaklaşımın sağlayabileceği sosyal ve fiziksel altyapıdan faydalandı. Ortalama internet hızları söz konusu olduğunda, ülke sadece komşusu Norveç ve Güney Kore'nin gerisinde kalmış durumda. Ülkenin %60'ından fazlası, saniyede 100 megabit hızlı, süper hızlı, fiber optik geniş bant erişimine sahip ve İsveç hükümeti, bu rakamı 2020 yılına kadar %90'a yükseltmek istiyor. Bu fiber optik altyapının kullanıma sunulması, kırsal alanlarda direkt olarak İsveç hükümeti tarafından finanse edildi ve diğer yerlerde ise ciddi ölçüde mali destek sağlandı. [caption id="attachment_78798" align="aligncenter" width="1131"] FastMetrics'in 2017 yılının ilk çeyreğine dair paylaştığı verilere göre, İsveç, ortalama internet hızı söz konusu olduğunda, 22,5 megabit ortalamayla üçüncü sırada yer alıyor.[/caption] Bu, hükümetin kitlesel bir teknolojinin kullanıma sunulmasını finanse ettiği ilk sefer değildi. İsveç hükümeti, 1990'lı yıllarda, hane halklarının bilgisayar satın almaları için para yardımı yapmıştı. Hatta bu olaydan kısa bir süre sonra akademisyenler, neredeyse her İsveçlinin evinde bir bilgisayar olduğunu iddia etmişlerdi. Klarna isimli, 2,5 milyar dolarlık e-ticaret girişiminin kurucusu ve CEO'su olan Sebastian Siemiatkowski, hükümetin bu geleceğe yönelik politikasını, 10 yaşındayken kodlamaya başlayabilmesinin nedeni olarak gösteriyor. Bugün, İsveç nüfusunun yaklaşık olarak %95'i internet kullanıyor. Çok sayıda büyük teknoloji şirketi bulunan ABD'de ise bu oran %84. Bu durum, World Economic Forum'un "Küresel Rekabet Gücü Raporu 2017"de teknolojik olarak hazır olma durumu için ilk beş sıralamasına yansıtıldı. Aynı zamanda İsveç, raporda, makroekonomik ortamına göre en yüksek performans gösteren ülkeler arasında yer alıyor. Ücretsiz sağlık hizmeti ve yüksek öğretim, %60 gibi yüksek bir orana sahip olan orta gelirliler için gelir vergileri aracılığıyla karşılanıyor. Küresel Rekabet Gücü Raporu 2017 tarafından vergi seviyesi, İsveç'te iş yaparken en çok sorun çıkartan faktör olarak gösterilirken İsveç'in girişim ve inovasyon bakanı Mikael Damberg, ülkenin sosyal güvenlik ağının, girişimcilerin risk alma konusunda daha özgür olmalarını sağlamayı amaçladığını dile getirdi.

Düzenlemelerin Azaltılması

İsveç’in teknoloji girişimleri için bir merkez olarak başarısı, 1990’lı yıllarda, bir dizi piyasa reformuyla başlatılan daha geniş bir ekonomik büyüme hikayesinin bir parçası. Mali bir krizin ardından hükümet, devlet kontrolündeki kurumların daha önce egemen olduğu alanlara özel rekabeti getirmeye çalıştı. Taksiler, elektrik, telekomünikasyon, demiryolları ve yurt içi uçak seyahati hizmetleri de dahil olmak üzere, birçok kamu tekeline yönelik kısıtlamalar azaltıldı. Yaşlı bakımı, ilk ve orta öğretim ve anaokullarını da içeren diğer kamu hizmetleri ise özel şirketlere yaptırıldı. [caption id="attachment_78796" align="aligncenter" width="970"] İsveç'in Başkenti Stockholm'den Bir Manzara[/caption] Büyük birleşmeleri ve rekabete aykırı uygulamaları engellemek için 1993 yılında bir rekabet kanunu yürürlüğe koyuldu. Ve özellikle kurumlar vergisi başta olmak üzere, vergi oranları düşmeye başladı. 1990 yılında %52 oranında olan İsveç'teki kurumlar vergisinin bugünkü oranı sadece %22. ABD'de ise kurumlar vergisi oranı %38,9. Bu durum, İsveçli bir grup akademisyenin, İsveç'in şu anda ABD'den daha girişimci olduğuna yönelik bir makale yayımlamalarına yol açtı. Bu makale, son yıllarda beş yaşında ya da daha genç olan İsveçli firmaların, ülkedeki tüm işletmelerinin %55'ini oluşturduğuna işaret ediyor. Aynı dönemde ABD'deki genç firmaların payı, yaklaşık olarak %45'ten % 40'ın altına düştü. İsveç hükümeti, teknoloji şirketlerinin, yüksek gelir vergisi düzeylerinin küresel yetenekleri çekmeyi zorlaştırdığı yönündeki kaygılarının üzerine eğilmeye çalışıyor ve girişim hisse senedi opsiyonlarında vergileri düşürerek (en iyi yetenekleri çekmek isteyen ancak maaşlar konusunda sabit şirketlerle rekabet edemeyen yeni şirketler tarafından kullanılan yaygın bir tazminat yöntemi) bunu yapıyor.

Güven

Avrupa Birliği tarafından finanse edilen bir araştırmaya göre, kurum içi girişimcilik (genel olarak çalışanlar tarafından şirket içerisinde iş birlikçi ve yenilikçi çalışma olarak tanımlanıyor) söz konusu olduğunda, İsveç, Danimarka'nın ardından ikinci sırada yer alıyor. Kurum içi girişimcilik, hem bireysel ekonomiler hem de genel olarak toplumun içerisinde yüksek bir güven seviyesi olduğunda gelişir. Kendi rollerinde daha fazla özerklikle birlikte, işverenleri tarafından güvenildikleri zaman, çalışanların yenilikçi olma olasılıkları daha yüksektir. Aynı şekilde, çalışanların iş arkadaşlarına güvendikleri zaman, işbirlikçi olma olasılıkları da daha yüksektir. Bununla birlikte makale, daha geniş ekonomiye olan güvenin yüksek olduğu durumlarda, işverenler arasındaki güvenin de yüksek olmasının daha muhtemel olduğunu dikkat çekmektedir. İsveç kültüründe güçlü bir güven seviyesi vardır ve bu nedenle çok sayıda İsveçli, paralarını onlar için harcama konusunda hükümete güvenir. Bu da dolayısıyla, annelik va babalık izni de dahil olmak üzere, çalışanların iş yerinde kendilerini daha güvende hissetmelerini sağlayan güçlü bir sosyal güvenlik ağının ortamını meydana getirir. Üst düzey güven, girişimciliğe yarar sağlarken aynı zamanda büyük şirketler de iş birliği yapmak ve bilgi paylaşmak için küçük girişimlere yeterince güvenmektedirler.
Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir