Artı İletişim Yönetimi Yönetici Ortağı Esra Şengülen Ünsür, “2024’e umutla bakmaya devam ediyorum. Bireysel ve toplumsal acılarımızı derslere çevirmeyi başarmayı da parlak bir gelecek için anahtar kabul ediyorum.” diyor.
Bireysel olarak gözlemleyebildiğim tarih boyunca “zor bir yıl” olarak nitelenmeyen bir tek yıl olmadı. Gerek dünyanın gerek bulunduğumuz bölgenin gerekse de ülkemizin coğrafi, politik ve ekonomik şartları, içinde bulunduğumuz her dönemi zorlaştıran türlü etkenler barındırıyor. Belki de bu yüzden bu toprakların insanının en temel özelliğinin dayanıklılık olduğunu düşünürüm. Böylece 2023 de yine zor, bizlerin de dayanıklılık sergilediği bir başka yıl oldu.
Halkla ilişkiler sektöründe ülkemizin 2023 yılı ajandasının ana meseleleri ekonomik zorluklar, siyasi seçimler, savaşlar, iklim sorunları ve deprem felaketi oldu. Gündemi anlamak ve yorumlamak çok yönlü bir bakış açısı gerektirdi. Proaktif bir yaklaşım izlemek ve iletişim süreçlerinde ileri görüşlü davranmak kilit bir rol oynadı. Doğru ve bilimsel bilginin yanında durmak, kurumları sosyal etkisi yüksek işler yapması yönünde anlamlı projelere yönlendirmek, çıkan krizleri etik bir iletişim yöntemi benimseyerek yönetmek ve elbette bütün bu süreçlerde aslında bireysel olarak gündemlerin öznesi olmak 2023’ü hepimiz için bambaşka bir yıl haline getirdi. Anlamlı bir örnek vermek gerekirse, görevlerimiz itibarıyla, depremde yaşadığımız çok büyük bireysel acılarımıza, bir parçası olduğumuz iş dünyasının “yaralara merhem olma” isteğini pansuman yaptık diyebilirim.
Bütün yaşananlara rağmen, her zaman umudu korumayı yeğleyenlerden biri olarak 2024’e de umutla bakmaya devam ediyorum. Bireysel ve toplumsal acılarımızı derslere çevirmeyi başarmayı da parlak bir gelecek için anahtar kabul ediyorum. Önceki yıllardan miras aldığımız sorunların yanı sıra her gün artarak dünyayı tehdit eden iklim krizini de sorumluluk bilinciyle ele almamız gerekiyor. “Benden sonrası tufan” diyen bireyler olmak artık dünyaya ihanet etmekle eşanlamlı. Elimizdeki gücün farkına varmalı, bu gücü dünyanın tüm kaynaklarının sürdürülebilirliğinin korunması için kullanmalıyız.
2024’ün ve sonraki yılların “zor bir yıl” olmaktan çıkması için sektörümüzün gündeminin ilk sıralarında “bir daha asla” listesi olması gerektiğini düşünüyorum. Alınması gereken dersleri hatırlatacak bir hafızayı her sektöre taşımak iletişim danışmanlarının görevlerinden biri olmalı.
Herkese barış, huzur ve refah dolu bir yıl ve bu hedefle çalışmak için bol enerji diliyorum.