Brezilya'daki Reklam Panoları Gelen Tepkileri Ölçebiliyor

Brezilya'da pilot olarak kullanılmaya başlanan reklam panoları, distopik yüz tanıma teknolojisi ile insanlara heyecanla karışık bir korku yaşatıyor. Metro girişine yerleştirilen yüz tanıma özelliğine sahip ekranlar, kişisel verilerin gizliliği ve emniyeti bakımından endişe yaratıyor. Adeta bir Black Mirror senaryosu gibi dursa da değil...

Reklam panoları bizlere ünlü bilim kurgu yazarı Philip K. Dick'in öyküsünden uyarlanan 'Azınlık Raporu' isimli filmdeki reklam panolarını hatırlatıyor. Filmde retina taraması neticesinde kimliği tespit eden bu hologramik panolar, oradan geçen insanlara doğrudan adıyla seslenerek, onunla etkileşime girmeye çalışıyorlardı. Günümüz reklamcılığının da buraya doğru evrildiğini bu reklam panolarından öngörmek çok zor değil.

https://twitter.com/CityLab/status/993926722679721984

Reklamlara dair tepkileri kaydediyor

Sao Paolo’da bir metro hattında, metro girişine yerleştirilen yüz tanıma nitelikli ekranlar, kişisel veri ve gizlilik bakımından ciddi endişelere sebep oldu. Ekran bir yandan bu reklamları gösterirken, öbür yandan da her gün bu hattı kullanan yaklaşık 700.000 yolcunun tepkilerini sensörleri vasıtasıyla algılayarak kaydediyor. Şu anda Via Quatro tarafından işletilen ve sarı hat durakları olarak nitelendirilen Luz, Paulista ve Pinheiros duraklarında çalışır halde. Söz konusu duraklar, büyük olasılıkla pilot uygulama noktaları olarak seçilmiş.

Henüz yasal düzenleme mevcut değil

Yüz reaksiyonları mutlu, tatminsiz, şaşırmış ve nötr olarak kategorize edilmiş. İnsanların reklamlara olan tepkilerini izlemenin yanında, her yolcunun cinsiyetini ve yaşını da yaklaşık olarak tahmin edebiliyor. Şu anda Brezilya’da, kişisel bilgilerin bu biçimde (kamusal alanda yüz tanıma vasıtası ile) toplanmasını ya da kullanılmasını engelleyen hiçbir yasa yok. Dahası, Brezilya Ulusal Kongresi, 'kişisel verilerin korunması kanununu' gözden geçiriyor ve yakın bir gelecekte daha çok düzenlemeye gidilebileceğinin işaretlerini veriyor. Brezilya Tüketici Koruma Enstitüsü yetkilileri ise, bu hatta hızlı geçiş gibi sivil protesto eylemleri organize etme hazırlığında.

Yasalardaki boşluklardan yararlanarak doğrudan bu şekilde bir uygulamaya geçilmiş olmasının hiç de etik olmadığı kesin. Fakat yasal düzenlemeler yapılsa dahi, birtakım ihlallerin engellenebileceğine inanmak da zor. Çünkü bu teknoloji sadece markaların değil, hükümetlerin de kullanmak isteyebileceği bir teknoloji ne de olsa.

Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir