Paşabahçeyi Türkiye'de duymayanımız, evimizde herhangi bir ürününü kullanmayanımız herhalde çok zor bulunur. Paşabahçe, Atatürk' ün Türkiye'de cam sanayisini kurma ve geliştirme talimatları doğrultusunda 1935 yılında kurulan, bugünkü adıyla Şişecam Topluluğu'nun en bilinen markası. Geniş ürün portföyüyle, sektörde Dünyada 3. büyük, Avrupa’da ise 2. büyük kuruluş konumunda bulunuyor.
İşte o ürün çeşitlerinden biri var ki, yıllarca evden eve mutfaktan mutfağa seri üretim, üretimin yanında seri hediye olarak dolandı durdu. Yüksek ısıya dayanıklılığıyla Türk piyasasına oldukça hızlı bir girişle başarıyı yakalayan Borcam için, son dönem reklam kampanyası hariç, yıllar var ki bu ürün kapsamında görsel bir pazarlama stratejisine yönelinmemişti.
http://www.youtube.com/watch?v=-3YGW53jW48
Peki ne oldu da Paşabahçe Borcam ürününü ön plana alma yolunda böyle bir reklam hazırladı dersiniz? Nitekim Borcam yıllardan beri belli müşteri portföyüyle ilerleyen bir ürünken, bu kadar tanıdık, bu kadar bilindik bir ürünü tekrar öne alma çabalarının elbette bir nedeni var. Burada üzerinde durulan, Borcam markasının yeni ve daha modern modellerinin de aslında var olduğu ve kullanım genişletme çabalarına gidildiğinin işaretleridir. Nitekim klasik ovalimsi kalın cam tabaklar, aslında artık o eski hallerinden biraz daha farklı. Fakat en büyük sorun da şu ki, o farktan ya da farklılıktan yılların Borcam kullanıcılarının çoğu, Borcam’ı hediye devretmek suretiyle bir devinim içinde algıladıklarından haberdar değil veya gereksiz görüyor. Yani aslında Borcam satışları tahmin edildiği ölçüde fazla değil, hatta geniş pazar oranına göre düşünüldüğünde az bile olduğunu düşünüyorum. Satış başarısından ziyade, çıkışından bu yana piyasada olan Borcam elden ele dönüp duruyor yalnızca o kadar.
Bu devinim ne kadar sürer, daha evlerimize ne kadar bir Borcam stoğu birikir bilinmez ama Paşabahçenin de bu durumdan rahatsız olduğu ortada. Artık ilk Borcam mıdır yoksa son Borcam mıdır evlerimizdeki bilememekle birlikte, ben bu furyanın Türkiye’den öylece çıkıp gitmesini çok da kolay bulanlardan değilim açıkcası. Nitekim Yiğit Özgür’ ün karikatüründe de çok hoş belirttiği gibi, Borcam'ın üretimi bitse dahi Türkiyeyi dolaşımı konusunda tereddütlerim var.
