Şimdilik ilk 3!
Bildiğimiz ne varsa değişti, yenilendi. Eski alışkanlıklar yerini yenilerine çok hızlı devretti. Online toplantı, online sunum, online gösterim, online fikir anlatma, online düşünme yani duvara boş ve uzun uzun bakmalar... Neyse ki en büyük yeteneklerimizden biri devrede, hızlı alışma. Sanki tüm hayatı böyle geçirmişiz gibi hissetmeye başladık bile. Değişenlerden biri de reklam işine bakış açımız oldu. Hayatın her bir saniyesini elden geçirirken, beğeni kriterlerimiz de bundan nasibini aldı. Bu aralar (kendi adıma da olabilir) biraz daha duygusal ve insanın içini ısıtan işler diğerlerinden bir tık önde. Ama değişim devam ediyor. Bu sebeple aşağıdaki işler, en sevdiğim ilk 3 değil de, “şimdilik ilk 3”.
Heineken – Shutter Ads
Seneler önce iPhone’un “shot on iphone” işlerini ilk gördüğümde hayranlıktan ölmüş ve senelerdir gördüğüm en güzel outdoor kampanyası demiştim. Kaç yıl geçti üstünden, ilk defa Heineken işini görünce aynı hisse (hayranlıkla karışık kıskançlık) kapıldım.
Doğru zaman, doğru iş. Fikir, acı ama gerçek bir içgörüden besleniyor. Heineken, Covid-19 sebebiyle kapanmak zorunda kalan barlara destek amacıyla, Barselona’daki 15 kapalı barın kepengini reklam alanına çevirdi. Farklı markalardan da destek alan proje, sokağa çıkıp farklı bir gözle bakmak gerektiğini hatırlatıyor. Basit ve herkesin aklına gelebilecek bir iş gibi görünüyor. Ama işin aslının öyle olmadığını meslektaşlarım biliyordur. En basit kadar zor bir şey yok. Hayatımız onu arayarak geçiyor.
Kardeş Mekana+1
Ülke olarak gözümüzde bir damla yaşla gezdiğimiz şu günlerde, görür görmez, hatta belki duyar duymaz tüylerimi diken diken eden bir iş Kardeş Mekana +1.
Muğla ve Sinop’ta yangın ve selden etkilenen mekanları, İstanbul, İzmir gibi büyük şehirlerdeki mekanlar, kardeş mekan ilan ediyor. İstanbul ve İzmir’deki mekanların “kardeş masa”larının aylık geliri, Muğla ve Sinop’taki mekanlara gidiyor. Dışarıya çıkmaların yavaştan başladığı (Ben bu satırları yazarken günlerden Cuma ve Akaretler’in kalabalığı giderek artıyor) şu günlerde böyle bir uygulamanın hayata geçmesi, nasıl yardım edeceğini bilemeyenler için harika bir fırsat. Yapanların, hayata geçmesine katkıda bulunanların ellerine akıllarına sağlık.
Whiskas – Purr More
Whiskas’ın yeni kampanyasının odağında kedilerin mutluluğunun en temel işareti olan mırıldanmalar var. Ulusal Senfoni Orkestrası solo çello sanatçılarından David Teie ile bir araya gelen marka, reklam filmi için kedilerin stresini azaltarak mutlu anlar yaşamalarını sağlayacak bir müzik parçası yaratmış. Bu harika müzik, şu şahane seyirlikle birleşince ortaya geçen yılın en iyi filmlerinden biri çıkmış.
Kedimiz yok ama olsaydı yine bu kadar izlerdik bu işi. Craft’ın önemi, titizlik, kare kare çalışmak, her saniyeye özenmek ve daha neler neler. Hepsi hem de pandeminin göbeğinde bu kampanyanın içinde. Dünyanın haline canımız sıkılmaya devam ederken, arada açıp mırıldanmalık bir iş. Ayrıca, Spotify ve YouTube’da ücretsiz olarak sunulan müzik listesinde de kedilere hitap ettiği bilimsel olarak kanıtlanmış bir müzik listesi paylaştılar. Kedisi olanlar test edebilir.