Dünya, hızla değişen bir çağa tanıklık ediyor. Değişimlere ayak uydurmak hatta öncülük etmek artık yeni dünyanın bir sorumluluğu. Teknolojik ilerlemelerin yanı sıra kültürel ve sosyal dinamiklerdeki değişimler, insanlığın geleceğini şekillendirirken, aynı zamanda bireyler ve toplumlar için yeni sorumluluklara ve fırsatlara kapı açıyor. Next Level olarak nitelendirebileceğimiz bu yeni aşamada, teknolojik ilerleme ile birlikte gelen sorumlulukları da göz önünde bulundurmamız gerektiği aşikâr.
Son birkaç yıla damgasını vuran yapay zekâ, merkeziyetsizlik ve çok merkezlilik kavramları, toplumlar arasındaki ilişkileri, teknoloji kullanımını ve ekonomiyi kökten değiştiriyor. Ancak, bu değişimlerle birlikte yeni etik ve sosyal sorumluluklar da ortaya çıkıyor. Örneğin, yapay zekâ ve otomasyon teknolojileri iş dünyasında devrim yaratıyor ancak aynı zamanda iş gücündeki değişimler ve işsizlik endişeleri de artıyor. Öte yandan sadece teknolojik ilerlemeyle değil aynı zamanda etik ve sosyal sorumluluklarımızı da göz önünde bulundurmak önemli hale geliyor.
İşte tüm bu nedenlerle; 2015 yılından bu yana konu ve konuklarıyla iş dünyasının kapılarını inovatif zihinlerle aralayan Meetup İstanbul, “Next Level” temasıyla dijital devrim yaşatan trend ve teknolojilerden hareketle; NextHuman, NextAI, NextStartUp, NextFuture ve NextBrand alt başlıkları ile Next Level çatısı altında kendi alanında uzman isimlerle geleceğe projeksiyon tutmaya hazırlanıyor.
Bu bağlamda; Kofana CEO'su Burak Kurucu’ya, kendi perspektifinden Next Level’ı ve gelecek hedeflerini sorduk.
Pazarlamacılar, veriye yatırım yapmaya devam etmeli
Next Level yapay zekânın çağı. Geleceğin nasıl şekilleneceğini öngörmek için araştırma ve danışmanlık şirketlerinin AI yatırımlarını incelemekte fayda var. Yakın zamanda Gartner’ın yaptığı araştırmaya bakarsak AI yatırımlarının yüzde 38’i müşteri deneyimine ve müşteriyi elde tutmaya odaklanırken, yüzde 26’sının yeni müşteri edinme süreçlerine ayrıldığını görüyoruz. Diğer yandan, pazarlamacıların doğru etkileşim için veriye yatırım yapmaya devam etmeleri gerekiyor. Üçüncü taraf çerezler aşamalı olarak kaldırılırken, pazarlamacıların birinci ve ikinci taraf verilerine yatırım yapması ve AI ile veri işleme, içgörü kazanma pratikleri gündemde olacak. Farklı veri kaynaklarından gelen müşteri verilerini toplamak ve birleştirerek tekil bir müşteri profili oluşturmak için CDP ve Data Cloud gibi teknoloji platformlarına yatırım yapmak; müşteri verilerini gerçek zamanlı işleyerek tutarlı kişiselleştirilmiş deneyimler kurgulamak önem kazanacak. Pazar araştırması şirketi Mordor Intelligence’ın 2028 öngörüsüne göre 2023’te 2 milyar dolar olan CDP pazar büyüklüğünün 2028 yılında 8 milyar dolar olması bekleniyor.
Kofana olarak en önemli hedefimiz müşterilerimizin yapay zekâ teknolojilerini; kazanç, verimlilik ve performanslarını kayda değer ölçüde yükseltmenin motoru olarak kullanmalarına yardımcı olmak olacaktır. Bir elinde veri, diğer elinde inovasyon olan pazarlama liderlerinin müşteri deneyimlerini iyileştirmek ve daha verimli çalışmak için yapay zekâ kullanımını benimsemeye devam etmeleri şaşırtıcı değil. Salesforce’un her yıl yayınladığı State of Marketing raporunda belirttiği şekilde yapay zekânın ilk dört kullanım örneğinden üçü otomasyonla ilgili; bu da mevcut kaynaklarla hızı ve etkinliği artırmanın önemini vurguluyor. Yapay zekâ, müşteri ile olan etkileşimlerimizin tüm alanlarına ulaştı aslında. Salesforce Einstein ile metin prompt’ları aracılığı ile kişiselleştirilmiş mail, sms, reklam metinleri yazabiliyor, en uygun görselleri yine prompt’lar ile saniyeler içerisinde oluşturabiliyoruz. Sadece içerik üretimi konusunda değil, verinin gücü sayesinde tahminleme dediğimiz öngörülerle gelişmiş segmentasyonlar da kurgulayabiliyoruz. Tabii yapay zekânın hipersegmentasyonu destekleyen bu gücü de diğer önemli konu olan ‘güven’i gündeme getirecektir. Müşterilerin kişisel verilerini korumak ve güvende hissettirmek şirketler için bir öncelik olmalıdır. Müşterilere veri kullanımıyla ilgili rahatlatıcı bir deneyim de sunmamız gerekiyor.