İnsan ve yapay zekâ dengesini iyi kurgulamalıyız

OBSESSO Kıdemli Marka Yöneticisi Merve Ekem Dumanoğlu ile yapay zekânın iş dünyasına etkilerini ve yapay zekânın geleceğini konuştuk.

Yapay zekâ sadece popüler bir trend olmanın ötesinde, aynı zamanda etik ve felsefi bir düşünce sürecini de beraberinde getiren devrim niteliğinde bir teknoloji. İş süreçlerinin otomatikleştirilmesi, veri analizi, tahminlerde bulunma, müşteri hizmetlerinin geliştirilmesi ve daha pek çok alanda yapay zekâ teknolojileri büyük avantajlar sağlıyor. Peki yapay zekânın iş dünyasında yarattığı fırsatlar ve zorluklar neler? Şirketler yapay zekâyı iş süreçlerine entegre etmek için hangi stratejileri izlemeli? Yapay zekâ, iş yapış biçimlerimizi ve iş dünyasının geleceğini nasıl şekillendirecek? OBSESSO Kıdemli Marka Yöneticisi Merve Ekem Dumanoğlu ile bu sorulara yanıt aradık. 

İnsan ve yapay zekâ dengesini iyi kurgulamalıyız

Yapay zekânın bugün geldiği noktada markalara sunabileceği fırsatlar, her şeyden önce markaların kimlik ve karakter olarak yeniliklere ne denli açık olabileceklerine bağlı. Tüketicilerimizin genç, havalı ve keyif veren bir marka olarak tanımladığı OBSESSO, yeniliklere çok açık bir marka. OBSESSO markamızla soğuk kahve pazarında kahvenin keyif kısmını sahipleniyor ve anın keyfi yavaşlayınca çıkar diyoruz. Öte yandan OBSESSO, yeniliklerin markası. Günümüzün sosyal dinamiği olan teknolojik deneyimlere çok önem veriyoruz. Instagram’ın sahibi Meta tarafından geliştirilen sosyal ağ Threads üzerinde paylaşımlara ve takipçilerimizle etkileşime, uygulamanın aktive olduğu ilk günden başladık. Bazı sosyal medya postlarımızı, Chat GPT’ye yazdırıyoruz. Anlık filtresiz fotoğraf paylaşımlarıyla yaşanan gerçek anları öne çıkaran sosyal medya uygulaması BeReal üzerinde hesap açan ve kampanya düzenleyen ilk içecek markasıyız. Bu yıl da yeni ambalajlarımızı, Yapay Zekâ “Midjourney” ile tasarladık. Bu çalışmamız, yapay zekânın marka süreçlerine nasıl katkı yapabileceğinin güzel bir örneğini oluşturuyor. Ancak burada, insan – yapay zekâ iş birliği dengesini iyi kurgulamak önem taşıyor. Bu süreçlere yapay zekâ entegrasyonunda stratejik başarı faktörü bu dengeyi iyi kurmakta. 

Yeni ambalaj tasarım çalışmamızda yapay zekâ, ajansımız Tasarist’in geliştirdiği konsept üzerinden tasarım alternatifleri hazırladı. Ekibimizin yorumları sonrasında tasarımların performansını ölçümlemek için geliştirilen, tüketici dikkatini ve davranışlarını saniyeler içinde tahmin eden nörobilim ve A.I. aracı “Neuronist” ile tasarımın performansı ölçümlendi. 500 bin gerçek kişiden alınan “Eye Tracking” verilerinin yüklendiği Neuronist A.I. aracı, yüzde 95 oranında ve saniyeler içinde sonuca ulaşılmasını sağlıyor. Neuronist A.I. ile OBSESSO tasarımlarının rafta görünürlüğü, rakip karşılaştırmaları, logo görünürlüğü, mesaj hiyerarşisi gibi tasarım enstrümanlarını kullanıcı gözünde ne kadar görünür olduklarını ölçümlendi. İnsan faktörü, her aşamada yapay zekâ ile omuz omuza yürüdü diyebiliriz. Bu çalışmamızın basın duyurusunu da, PR ajansımız PRactice Communication iş birliğinde yine Yapay Zekâ Microsoft Bing hazırladı. Bültenimizi yapay zekâ oluşturdu, ancak insan faktörü yine işin içerisinde idi. Oluşturulan metne editoryal bir dokunuş olmadı, ancak doğru promptlar ve doğru sorularla yapay zekânın en iyi içeriği hazırlaması sağlandı. Netice olarak yapay zekânın marka iletişiminde katkı sağlaması, önce markanın kimlik ve karakter olarak buna uygun olması ve ikinci adımda da insan – yapay zekâ iş birliğinin iyi kurgulanmasıyla mümkün. Tabii bu, bugünün dünyası için geçerli. Yapay zekânın gelişimi sürdükçe yeni fırsatlara da hazır olmamız gerekecek. Yeter ki markanız yeniliklerden beslensin.

Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir