Dijital ayak izleri pazarlama stratejilerinin temelini oluşturan en güçlü silah

D·engage VP of Sales and Business Development Çağdaş Tanrıöver ile yeni dönem pazarlama trendlerini konuştuk.

Pazarlama konusunda faydalanılan teknolojilerin ve bu teknolojilerin yaratıcı ve etkili kullanımının ödüllendirildiği MarTech Awards 2023'ün başvurularının başladığını sizlerle paylaşmıştık.

Teknoloji Ödülleri Kategorileri, Kullanım Kategorileri, Mecra Kategorileri, Sektörel Kategoriler ve Özel Kategoriler olmak üzere 5 ana kategori altında toplamda 62 kategoride sahipleriyle buluşacak ödül töreninde, Teknoloji Ödülleri & Özel Kategoriler Bölümü jüri görevini üstlenecek D·engage VP of Sales and Business Development Çağdaş Tanrıöver ile yeni dönem pazarlama trendlerini konuştuk.

Dijital ayak izleri, pazarlama stratejilerinin temelini oluşturan en güçlü silah 
Pazarlama stratejilerindeki en önemli değişimin, müşteri iletişiminden ziyade tutarlı bir müşteri deneyimine odaklanmak üzere gerçekleşmeye başladığını görüyoruz. Günümüz tüketicileri artık markalara eskiden olduğundan daha az sadık ve düzenli olarak kullandıkları en az üç sosyal mecra, tercih ettikleri ikiden fazla dijital mesajlaşma kanalı ve kullandıkları birden fazla dijital cihaz var. Hal böyleyken, tüketici dijital ayak izleri, pazarlama stratejilerinin temelini oluşturan en güçlü silah haline geliyor. Büyük veri, analitik ve otomasyon platformları ise toplanan dijital ayak izlerinden tüketici davranışlarını öğrenerek onları analizler sonucunda her bir tüketiciye özel kişiselleştirilmiş ve bireysel müşteri deneyimleri oluşturmaya imkân tanıyor.

Bireysel müşteri deneyiminin altını biraz daha çizmek isterim. Klasik anlamda müşterilerin bir markayla teması sırası ve sonrası oluşan dijital ayak izleri yıllardır pazarlama stratejilerinin temelini oluşturuyordu. Fakat özellikle IoT, giyilebilir teknolojiler, mobil teknolojiler geliştikçe klasik dijital ayak izlerini oluşturan veri setlerinde müthiş bir zenginleşme görmeye başladık. Birkaç örnek vermek gerekirse içinde bulunduğumuz ortamdaki gürültü seviyesi, bulunduğumuz mekânın yüksekliği, koordinatları, vücut duruş postürümüz, kalp atış seviyemiz, kandaki oksijen miktarı, vücut ısımız, uyku düzenimiz ve alışkanlıklarımız, yüz ifademizdeki değişiklikler, ses ve yazma paternlerindeki dalgalanmalar, gün içerisinde tükettiğimiz enerjideki değişimler, mindfullness durumumuz gibi artık insan fizyolojisi ve psikolojisi ile ilgili veriler de analitik platformlarının odağına girmeye başladı. Bu veriler yakın gelecekte insan-makine makine-insan etkileşimlerinin seyrini değiştirecek kadar önemli hale gelecek ve bu etkileşimler de bireysel müşteri deneyiminin temelini oluşturacaktır.

Toplanan ve analiz edilen bu veriler tek başına tabii ki bir anlam ifade etmiyor. Pazarlama stratejilerini veri bilimi üzerine inşa etmeyen markaların yavaş yavaş etkinliklerini yitireceklerini öngörüyorum. Silolar halinde toplanan bu veri setlerini tek bir potada işlemeyi ve üzerine aksiyon alınabilir öngörüler oluşturabilmeyi başaran markalar rekabette her zaman bir adım önde olacaktır.

Tüketiciler artık markanın sunduğu deneyim ile ilgileniyor
Gelişen teknoloji, geleneksel pazarlama anlayışının yerini yeni nesil pazarlama anlayışına bırakmasını hızlandırmaktadır.  Tüketici-üretici arasındaki tek yönlü geleneksel etkileşim yöntemi artık demode oldu. Tüketiciyi doğru zamanda doğru yerde doğru içerikle 7/24 yakalamanın yanı sıra, tüketicilerden üreticilere doğru oluşturulan çift yönlü iletişim kanallarının kullanılabilmesi yeni nesil pazarlama anlayışının temellerini oluşturdu. Bu anlayıştaki amaç ise müşterilere daha yakın ve daha içten davranarak, onların işletme ile iş yapmasını kolaylaştırmak, çekici hale getirmek ve müşterinin sadece bir seferlik değil yaşam boyu değerine odaklanmaktır.

Yeni pazarlama anlayışı, dijital pazarlama süreçlerinin hızı, ortaya çıkan maliyetlerin düşüklüğü, tüketiciyle olan anlık ve etkili bireysel iletişim gibi birçok avantaj sağlamaktadır. Bu avantajlar sayesinde tüketiciler için dünya her an farklı alternatiflere erişebilecekleri bir pazar haline gelmiştir. Dolayısıyla tüketiciler artık aradıkları ürünün yanı sıra, o ürünü tedarik ettikleri markanın kendilerine nasıl bir deneyim sağladığıyla daha çok ilgilenmektedir. Dolayısıyla işletmeler, oldukça farklı bir rekabet ile karşı karşıya bulunmaktadırlar. Ürün farklılaştırmanın giderek daha da zorlaştığı, küresel piyasaların ve rakiplerin giderek arttığı, müşteri beklentilerinin farklılaştığı ve tatmin edilmesi giderek zor hale geldiği sürekli değişen bir müşteri yapısının ortaya çıktığı bu ortamda artık güç müşteridedir. Odağı üründen ziyade müşteriye doğru kaydıran, her müşteriyi bir birey olarak değerlendiren, müşterinin karşısına çıkmadan önce kendi içerisindeki tüm fonksiyonları ve birimleriyle bir bütün olan işletmeler rekabette birkaç adım önde yer almaktadır. 

Pandemi, markaların dijital dünyaya adaptasyonunu çok hızlandırdı
"Yeni Normal" denilen bu döneme dijitalde ayak izi olmayan çoğu marka hazırlıksız yakalandı. Satış ve pazarlama faaliyetlerinin vazgeçilmezleri olan perakende kanal etkileşimleri, fuarlar, yüz yüze müşteri ziyaretleri gibi geleneksel yöntemler pandemi sebebiyle mecburen rafa kalkınca markalar hedef müşteri kitlelerine ulaşıp ürün ve hizmetlerinin satışını devam ettirebilmenin verimli ve etkili alternatif yollarını aramaya başladılar. 

Pandemi, markaların dijital dünyaya adaptasyonunu çok kısa bir sürede çok hızlandırdı. McKinsey’in bir raporuna göre Amerika’da E-ticaret’in büyüme oranı 2020 ilk çeyreğinde son 10 yılın toplamına eşit olarak gerçekleşmiş. Microsoft da aynı dönemde yaptığı açıklamada 2020 ilk iki ayında son 2 yılda gerçekleştirdiği dijital transformasyona eşit bir ilerleme kaydettiklerinden bahsetti. 

Pazarlama teknolojileri de bu dönemde mobiliteleri kısıtlanmış müşteri kitlelerine ulaşabilmek amacıyla hiç olmadıkları mecralarda var olmaya çalışan markalara yön vermek amacıyla teknoloji katmanlarını kolaylaştırmaya, konsolide etmeye, merkezileştirmeye ağırlık verdiler. Kodlama veya tasarım bilgisi gerektirmeden sürükle bırak mantığında çalışan chatbot, video oluşturma, data analizi, interaktif programlanabilir dijital kanal içerikleri oluşturma ve yönetme, veri silolarını konsolide etme, sesli asistan oluşturma, hızlı mobil uygulama yaratma, self-servis hizmet akışı oluşturma, mevcut market-place’lere entegrasyon, alternatif ödeme kanallarını kullanabilme gibi konularda teknoloji üreten iş ortağı firmaların çoğaldığına şahit olduk. Bu da markaların bu yeni döneme adapte olmasını hem ekonomik olarak mümkün hale getirdi hem de adaptasyon sürecini hızlandırdı.

MarTech Awards 2023 hakkında daha fazla bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir