İnsanları sağlık konularında konuşmaya ve kendi hikâyelerini paylaşmaya cesaretlendiren bu ilham verici projenin Türkiye ayağı, Bupa Türkiye tarafından milli serbest dalış sporcusu ve dünya rekortmeni Şahika Ercümen’in sağlık hikayesiyle yerini aldı.
Bupa Grubu’nun Mart 2025’te 6.052 kişiyle gerçekleştirdiği küresel araştırma, insanların sağlık konularında konuşmaktan büyük ölçüde kaçındığını ortaya koyuyor. Araştırmaya göre, her iki kişiden biri (yüzde 49) bir sağlık sorununu dile getirmekten kaçınıyor. Bu durumun en yaygın nedenleri arasında, yüzde 39 oranında “konunun ciddi olmadığını düşünmek” veya “bir uzmana gitmeye gerek olup olmadığından emin olamamak” yer alıyor. Katılımcıların dörtte biri (yüzde 24) ise “utanma veya damgalanma korkusu” nedeniyle sağlıkla ilgili konularda sessiz kalmayı tercih ediyor.
Bulgular, konuşmanın sağlık üzerindeki olumlu etkilerine de dikkat çekiyor. Katılımcıların yüzde 82’si, sağlıkla ilgili deneyimleri paylaşmanın hem fiziksel hem de zihinsel iyilik hâlini desteklediğini düşünüyor. Bir sağlık uzmanı dışında biriyle endişelerini paylaşanların yüzde 41’i daha az kaygı hissettiklerini, yüzde 32’si ise bu sayede yaşam tarzlarında olumlu değişiklikler yaptıklarını belirtiyor. Buna karşın, sağlık sorunlarını dile getirmeyenlerin yarısı (yüzde 53) bunun kaygı düzeylerini artırdığını, üçte biri (yüzde 31) ise sağlık durumlarının kötüleştiğini ifade ediyor.
Bu bulgular ışığında Bupa, sağlık hakkında konuşmanın önündeki önyargıları kırmak ve paylaşmanın iyileştirici gücünü görünür kılmak amacıyla, dünyanın dört bir yanından ilham verici gerçek yaşam hikâyelerini bir araya getiren “Sağlık Hikâyeleri” adlı küresel projeyi başlattı.
Şahika Ercümen'den ilham veren bir sağlık hikâyesi
“Sağlık Hikayeleri”, Türkiye’de milli serbest dalış sporcusu ve dünya rekortmeni Şahika Ercümen ile yer aldı. Çocukluğunda yaşadığı astım hastalığını suyla tanışarak aşan, nefesini tutarak özgürlüğünü bulan sporcu, Bupa’nın “Sağlık Hikayeleri” videosunda kendi deneyimini içtenlikle paylaştı: “İlk kez nefesimi tutup suyun altında kaldığımda, o an büyülendim. Su bana ikinci bir hayat verdi. Çocukken nefes alamazken, bugün suyun altında nefes alabiliyor gibiyim.
Su beni iyileştirdi, özgürleştirdi, yeniden ben yaptı. Bu nedenle Bupa’nın ‘Sağlık Hikayeleri’ projesiyle aynı inancı paylaşıyorum: Konuşmak iyileştirir. Çünkü her hikâye, bir başkasına umut olabilir.”
"Sağlık, hepimizin ortak hikâyesi"
Bupa Türkiye Strateji ve Transformasyon Grup Başkanı Ebru Keskin Kulalar, yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Biz Bupa’da sağlığı yalnızca bir kavram olarak değil, yaşamın en değerli yolculuğu olarak görüyoruz. ‘Sağlık Hikayeleri’ projesi bizim için bir iletişim kampanyasından çok daha fazlası. Bu, kalplere dokunan bir iyileşme çağrısı. Bu proje vesilesiyle insanların sağlık hikayelerini paylaşmanın aslında iyileşmenin ilk adımı olduğunu göstermek ve insanların sağlık konularında konuşmasını engelleyen tabuları yıkmak istiyoruz. Çünkü konuşmak; cesarettir, paylaşmaktır, umut olmaktır. Bazen basit bir konuşma bunu başlatmak için yeterlidir. Türkiye’de bu projeyi Şahika Ercümen gibi cesur ve ilham veren bir kadın sporcu ile temsil etmek bizim için çok anlamlı. Biz inanıyoruz ki ne kadar çok paylaşır, ne kadar çok dinlersek, o kadar sağlıklı bir dünyaya yaratabiliriz. Çünkü sağlık, hepimizin ortak hikâyesi.”
"Sağlık hakkında konuşmak sağlıklıdır"
Bupa, “Sağlık Hikayeleri” adlı küresel projesiyle sağlıkla ilgili konularda tabu haline gelen sessizliği kırmayı ve daha fazla insanı kendi hikayesini paylaşmaya davet ediyor. Her paylaşım, bir başka insanda farkındalık yaratma, destek olma ve umut verme potansiyeli taşıyor. “Sağlık hakkında konuşmak sağlıklıdır” anlayışıyla yola çıkan bu küresel proje hem dijital platformlarda hem de ilham veren bireysel hikayelerle yaygınlaşmaya devam edecek.
(*) Araştırma hakkında:
Bu küresel proje, Bupa Global tarafından gerçekleştirilen araştırmaya dayanıyor. Mortar Research tarafından Mart 2025’te Birleşik Krallık, Avustralya ve İspanya’da 6.052 kişiyle gerçekleştirilen çalışmada, katılımcıların yüzde 49’unun bir sağlık endişesini paylaşmaktan kaçındığı, buna karşılık yüzde 82’sinin sağlık hakkında konuşmanın hem fiziksel hem zihinsel iyi oluşu desteklediğine inandığı tespit edildi. Araştırma sonuçları, sağlık hakkında konuşmanın yalnızca bireysel değil, toplumsal bir iyileşme gücü olduğunu gösteriyor.