Communicaiton Partner Ajans Başkanı Kerem Ayırtman "Belirsizlik ortamında samimiyet ve güven, markalar için her zamankinden daha da önemli olacak" diyor. Ayırtman ile 2022 değerlendirmelerini, yeni trendleri ve Communicaiton Partner Ajansı’nın 2023’e ilişkin hedeflerini konuştuk.
2023’te tüketicilerin yanında olan markalar kazanacak
2022, 2021’de başlayan geri dönüşlerin tamamlandığı bir yıl oldu. Pandemi sonrası maskelerin tamamen atıldığı, fiziksel etkinliklerin, toplantıların zirve yaptığı bir yıl. Pandemi başlarında ortaya atılan ‘yeni normal’ durumlardan nelerin kalıcı, nelerin gidici olduğunun anlaşıldığı bir yıldı. Özellikle Y ve Z kuşaklarının öyle koşa koşa ofislere geri dönmeyeceği ancak diğer taraftan da ofislerin tamamen kapanmayacağı, canı isteyenin istediği yerden çalışmayacağı anlaşıldı. Pandemi romantizmi, post pandemi rasyonalizmine yenildi. Online alışveriş alışkanlıklarının kalıcı olduğu ancak perakende sektörünün de kolay kolay bitmeyeceği belli oldu. Pandemi döneminde yaşamı sorgulayan tüketicilerin, gelir durumlarından bağımsız daha çok ‘anı yaşadıkları’ gözlemlendi. ‘Şimdi değilse ne zaman?’ diyen tüketiciler, ekonomik koşullara rağmen pazarı hareketlendirdi. Ev dışı tüketim de bu gelişmeden payına düşeni aldı.
Toplumsal olaylara bakıldığında, 2023 seçimlerinin 2022’den başlayarak gündemi etkilediği görüldü. Fiyat artışları ve enflasyon her kesimden tüketicinin odaklandığı bir konu oldu. İletişim bakımından ‘sürdürülebilirlik’ kavramı geniş kitleler açısından anlamlı bir hale geldi. Son yıllarda yaşanan orman yangınları, müsilaj ve hızla değişen iklim olaylarının bir sonucu olarak 2022’de böyle giderse yarınların nasıl olacağı sorusu toplumun tüm katmanları tarafından paylaşılan bir endişe haline geldi. ‘Sürdürülebilirlik’ olarak tanımlanmasa da ‘böyle gelmiş böyle gitmez, gitmemeli’ diyenlerin sayısında artış gözlendi. Dijital medyanın daha da güçlenmesiyle, markaların samimiyeti her zamankinden daha fazla önem kazandı. Bu nedenle iletişim kazalarının sık yaşandığı, iletişim krizlerinin yoğun olduğu bir yıldı. TikTok gibi gelişen mecralara mesafeli yaklaşan markalar, bu mecralarda da yer almaya başladı. Dijital iletişimde Metaverse beklenilen etkiyi yapmadı. Bitcoin dünyası ile paralel olarak NFT de 2022’nin kaybedenleri arasındaydı.
Samimiyet ve güven, markalar için her zamankinden daha önemli olacak
2023’ün seçim atmosferini daha çok etkileyeceği bir yıl olacağı kesin. Ekonomik gelişmelerdeki belirsizlik de düşünüldüğünde, tüketicilerin ‘rahatlama’ ihtiyacı daha da çok artacak. Belirsizlik ortamında samimiyet ve güven, markalar için her zamankinden daha da önemli olacak. Markalar, majör toplumsal, ekonomik ve çevresel sorunlara çözüm bulamasalar da sorunun bir parçası olmadıklarını, çözüm için çabaladıklarını samimi bir dille anlatmak durumunda kalacaklar. 2023’te tüketicilerin yanında olan ve küçük de olsa ‘kutlama anları’ yaratabilen markalar kazanacak. Gündem karşısında rahatlama, eğlenme ihtiyacı daha da artacak olan tüketiciler, kutlamak için her fırsatı değerlendirmek isteyecek. Y ve Z kuşağı taleplerini daha net bir şekilde masaya koyacak. Şimdiye kadarki kuşaklardan daha rahat gözüken ancak daha fazla sorgulayan bu kuşaklar nasıl bir fark yaratacak hep birlikte göreceğiz.