Sobraz İletişim Ajans Başkanı Soydan Canbaz "Bu yıl yaratıcılığın insanlığın ve dünyanın dertlerine derman olması noktasındaki ihtiyaç her zamankinden fazla" diyor. Canbaz ile 2022 değerlendirmelerini, yeni trendleri ve Sobraz İletişim'in 2023’e ilişkin hedeflerini konuştuk.
2023’te dayanışmaya ihtiyacımız var
Ne yalan söyleyeyim 1978 doğumlu bir birey olarak çocukluğum ve ergenliğimin başlarında 2000’ler ve ötesine dair hayallerim bi’ tık Jetgiller tadında günlerdi. O zamanlar tek derdim çarpım tablosu bilemedin periyodik tabloydu yani dünyanın çözüm bekleyen dertlerine dair 17 maddelik bir tablo hayaliyle büyümedim. Zaten büyümek de en sevdiğim hobim değildi, olmadı, olmayacak da.
İyi müşterileri (Allah herkese daha iyilerini versin) ve iyi bir ekibi olan (kimseninkine nazar değmesin) bir ajans olarak 2022’de aklımızdan ve elimizden gelenin en iyisini yapmaya gayret ettik. Sahaya hep galibiyet için çıktık (bu ara futbol benzetmeleri pek moda) ama zemin, seyirci, hava her zaman buyurun golünüzü buradan atın demedi tabii. Yeni çalışma düzenine, pandemi sonrası sosyal ve ekonomik koşullara uyumlanma derken yıl bitti gitti. Ekmek aslanın ağzında ama nerede o eski aslanlar, maşallah aslanlar artık bölüm sonu canavarı gibi. Üstüne insan kaynağı kuraklığını ekleyince çoğu gece uykular yalan oldu. Şükür ekonomisini benimsedik diyelim.
Büyüme fırsatları açısından bereketli bir yıldı ama her fırsata kucak açamadık. İşi layıkıyla yapmak ve insanlarımızın bedensel ve ruhsal sağlığını korumak için çalışabileceğimiz kadar markaya hoş geldiniz diyerek yola devam ettik. Aklımızda kalan ve ileride çok isteriz dediğimiz markalara en iyi dileklerimizi sunduk.
Bunu biz yaptık demekten gurur duyduğumuz, yapılmasına önemli katkılar verdiğimiz pek çok kampanyanın sektörde de ödül kuru üzerinden takdir edildiğini gördük. Daha ne olsun?
2023 “toplanın bişi denicem” diyen bir yıl
Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir. 2023 “toplanın bişi denicem” diyen bir yıl. Sadece işini yapıp gerisinin sorunsuz ilerleyeceğini düşünmek iyimserlik olur. Temkinli iyimserlikten yanayım. Dayanışmaya ihtiyaç var. Ajans müşteri ilişkisini bir evliliğe benzetirsek “iyi günde kötü günde, hastalıkta sağlıkta” denkleminde dayanışmaya ihtiyaç duyulan günler var önümüzde. Haydi bir deyim daha kullanalım, kurdun kışı geçirmek için ayaz yememesi gerekiyor diyelim.
İnsanların (tüketici demekten kaçınan bir ajans kültürüne sahibiz) önünde kafa yormaları gereken pek çok mesele var. Bu meselelere çözüm sunan, çözüm sunamadığı noktada dahi duygudaşlık yapan markalara ihtiyaç var. Bu markaların da hikâyelerini anlatacak insan halinden anlayan ajanslara 2023’te sosyolojik analizleri sağlıklı ve çözüm noktasında hikâyeleri yaratıcı ajanslara çok iş düşecek. Bu yıl Cannes’ta da altı çokça çizildiği gibi yaratıcılığın insanlığın ve dünyanın dertlerine derman olması noktasındaki ihtiyaç her zamankinden fazla.
İşbirliği kültürüne duyduğumuz inançla, müşterilerimizle ve birlikte çalıştığımız diğer ajanslarla birlikte derin bir nefes alıp tekrar sahaya çıkacağız. Bir de bakmışsınız yıl sonunda Nusret ile sarmaş dolaş olmuşuz. (Çünkü neden olmasın hatta lütfen olsun)