Hill+Knowlton Strategies Türkiye, 2023'de hız ve adaptasyonu odağına alarak, sürdürülebilirlik, iklim, toplumsal cinsiyet eşitliği ve çeşitlilik konularına ağırlık vererek faaliyetlerini sürdürmeyi hedefliyor. Hill Knowlton Strategies Türkiye Genel Müdürü Pelin Kocaalp ile, 2022 değerlendirmelerini, yeni trendleri ve Hill Knowlton Strategies Türkiye’nin 2023’e ilişkin hedeflerini konuştuk.
2023 için net olan tek şey belirsizliğin belli olduğu
2023 yılı hem ülkemizde hem de global çapta yaşanan sorunlar ve onların yarattığı sıkıntılarla mücadele edeceğimiz bir yıl olacak. Pandemi sonrası dönemde sadece ülkemizde değil, global anlamda da belirsizlikler içinde yüzmeyi öğrenen bir dünya var. Bu zorlu süreçte yeni kaslarımız gelişirken, yeni yetkinliklere de kucak açıyoruz. Ve bu dönemde belki de en çok duyacağımız cümlelerden birisi de, “Uncertainity is the new certain/Belirsizlik, artık yeni Belirli” olacak ve her yerde karşımıza çıkacak.
Samimiyet ve içtenlik yine kazandıracak
Pandemi dönemi, dijitalleşen dünyadaki tüketici davranışlarına da işaret etmişti. Tüketiciler markalardan artık çok net bir şekilde topluma ‘iyilik’ için katkı sağlamalarını istiyor ve çocuklara, diğer canlılara, gezegene nasıl katkı sunacaksın diye soruyor. Sormakla da kalmıyor aksiyon talep ediyorlar ve dolayısıyla bir nevi “Merhametli Kapitalizm” olgusunu ortaya koyuyorlar. Özellikle çeşitlilik, kapsayıcılık ve gezegene saygı gibi konular artık CEO’ların KPI’larında ve ajandalarında en üst sıralarda yer alıyor. 2023 yılında da bu artarak devam edecek. Artık yeni dünyada, içten ve samimi olmayan hiçbir proje ya da içerik değerli değil. “Miş” gibi yapma zamanları bitti. Özetle 2022’de tekrar farkettik ki; samimiyet ve içtenlik kazanıyor, 2023 yılında da kazandırmaya devam edecek.
Sosyal medya büyük bir değişimin eşiğinde olabilir
Diğer yandan sosyal medya ve sosyal mecra kullanımı da kritik bir dönemden geçiyor. Geçtiğimiz aylar içinde okuduğum bir uluslararası veri raporu “Sosyal Medya Öldü” şeklinde çarpıcı bir iddiayı ortaya koyuyordu. Sosyal medyanın artık sona yaklaştığını, sürdürülebilir olmadığını, yeni gelişmelere gebe olduğunu vurgulayan bu yazı, 2022’de yaşadığımız gelişmelerin ışığında hepimizin aklına “Acaba gerçekten öyle mi?” sorusunu getirdi. Bu iddianın bazı yönleriyle doğru olduğuna inanıyorum. Sosyal medya kritik bir dönüm noktasında ve büyük bir dönüşümün ilk dönemlerini yaşıyoruz. Son birkaç ayda sosyal medya devlerinde yaşanan yapısal gelişmeleri ele alırsak, büyük dönüşümün ayak seslerini duyabiliyoruz. Twitter, Elon Musk döneminde yeni bir yola mı evrilecek? Büyük bir Metaverse hedefiyle yola çıkan Meta ne yapacak? İnstagram TikTok’a mı dönüşüyor? Bu sorular sosyal medya kullanıcılarını fazlasıyla meşgul ederken, bu dönüşümler markaları da geçmişte tercih etmedikleri platformları artık ciddiye almak gerekliliğiyle baş başa bırakıyor. Tüm bu gelişmeler kanımca şunu gösteriyor: Sosyal medya şirketleri platformlardan para kazanmak ve kuruluş DNA’larında var olan sosyalleşmeyi kolaylaştırma hedefi arasında seçim yapmak zorundalar. Yapacakları tercihler ve ardından gelen gelişmeler, iletişimden pazarlamaya ve iş dünyasına kadar her endüstriyi, her iş alanını da doğrudan etkileyecek.
Hız ve adaptasyon yine vazgeçilmezimiz olacak
Değişen ve dönüşen bu dünyada Hill+Knowlton Strategies Türkiye olarak, 2023'de hız ve adaptasyonu yine vazgeçilmezlerimiz arasına alarak benimsemeyi ve Cumhuriyetimizin 100. yılına yakışır bir şekilde yol almayı hedefliyoruz. 2022’de sosyal amaçlar; sürdürülebilirlik, iklim, toplumsal cinsiyet eşitliği ve çeşitlilik konularına odaklandık, yeni yılda da bu odaklarımız ışığında faaliyetlerimizi şekillendirerek sürdüreceğiz. Okyanusta rüzgarları takip edip, gerektiğinde yönümüzü çok hızlı değiştirecek yetkinlik ve kabiliyette olacağız.