2020 ve Ötesinin En Distopik Teknolojileri

Teknoloji harikası bir dönemde yaşıyoruz, ancak en parlak en yeni teknolojilerin çoğu insanlığa zarar verme potansiyeline sahip. Bunlardan 2020 ve ötesindeki en distopik dört teknolojiyi sizlerle paylaşmak istedik.

Siber Suçlar

Bu yaz Siber Güvenlik ve Altyapı Güvenlik Ajansı (CISA) fidye yazılımını “ulusal ağlarımızdaki en büyük siber güvenlik riski” olarak adlandırdı.

CISA, bir siber suçlunun bir kişinin veya kuruluşun verilerini ele geçirip şifrelediği ve daha sonra kurbanı nakite zorladığı birçok saldırının asla rapor edilmediğini, çünkü mağdurların güvenlik açıkları olduğunun duyulmaması için siber suçlulara para ödediğini söylüyor.

Siber suçlular genellikle, bir e-posta ekine yerleştirilmiş kötü amaçlı yazılımlarla yaşlı insanları hedef alır. Ancak son zamanlarda büyük şirketlere, hastanelere, eyaletlere ve ajanslara yönelik saldırılar da artmaktadır. Özellikle hükümetler, hassas verilere ve yüksek fidye ödeme kabiliyetine sahip oldukları için 70 eyalet ve yerel hükümet 2019 yılında siber saldırıya maruz kaldı. Gelecek senelerde de bu saldırılar artacak gibi görünüyor.

Düzenlenebilir Genler

Günümüzde bilim adamları genleri düzenlemek için CRISPR gibi yazılım araçlarını kullanıyorlar. Çinli bilim adamı He Jiankui'nin insan embriyolarındaki genleri AIDS virüsüne karşı dirençli hale getirmek için düzenlemesi oldukça eleştirildi. Çünkü yaptığı değişikliklerin öngörülemeyen sonuçları nesilden nesle geçebilirdi.

İnsanlara AIDS virüsüne karşı bir bağışıklık kazandırmak iyi bir fikir gibi gelebilir. Ancak Stanford sentetik biyolog Christina Smolke'ye göre işler ters gidebilir ve sonuçları korkutucu olabilir. Bir gen dürtüsü, nesiller boyunca ilerlerken değişebilir ve hemofili veya orak hücre anemisi gibi genetik bozuklukların gelecek nesillere etki etmesini tetikleyebilir.

Nature'da yayınlanan bir makaleye göre, birisi kasıtlı veya kasıtsız olarak insanlara, belki de gribe karşı direncimizi yok eden zararlı bir gen sokarsa, bu türlerin sonu anlamına gelebilir.

Deepfakes

Teknoloji görüntüleri tanımlayıp analiz edebilen algoritmalar ve bir kişiyi gerçekte yapmadığı veya söylemediği şeyi yapmış gibi gösteren ikna edici video veya ses görüntüleri oluşturmanın mümkün olduğu sistemler geliştirdi.

2020 cumhurbaşkanlığı seçimlerine yüksek teknoloji müdahalesi kaygısı zaten yüksek. Oylama sistemlerindeki saldırılardan, özellikle hedef grupların oy kullanmasını engellemek için tasarlanmış sosyal medya reklamlarına kadar birçok tehdit mevcut. Deepfakes'in ortaya çıkardığı bu tehditler nedeniyle, Facebook ve diğer teknoloji şirketleri bu videolar yayılmadan önce sosyal ağlarda hızlı bir şekilde bulabilen tespit araçları geliştirmeye çalışıyorlar.

Yapay Zeka Teknolojileri

Yapay zeka hakkında konuştuğunuzda, neredeyse her zaman yapay zekanın insanlara karşı değil, insanlarla nasıl çalışacağı hakkında sakinleştirici kelimeler sunan biri vardır. Bu şimdilik doğru olabilir ancak yapay zeka sistemlerinde sinir ağlarının ölçeği ve karmaşıklığı hızla büyüyor. Bu duruma karşı Elon Musk, yapay zekanın insanlığın karşılaştığı en büyük tehlike olduğunu söylüyor.

Sinir ağları, istenen sonucu elde etmek için uzun ve kıvrımlı olarak tasarlanmıştır. Bu süreçte yapılan seçimler, tasarımcının deneyimine, içgüdüsüne, belirlenmiş standartlara ve ilkelere göredir ve bu nispeten daha az sayıda insanın yapay zeka oluşturma gücünü pekiştirir.

İnsan önyargıları zaten sinir ağları konusunda eğitilmiştir, ancak bu, olabileceklere kıyasla önemsiz görünebilir. Kötü niyetleri olan bir bilgisayar bilimcisi tehlikeli olasılıklar getirebilir.

Diğer bir tehdit, yeterince hesaplama gücü verilen sinir ağlarının verileri insanlardan çok daha hızlı öğrenebilmesidir. İnsan beyninden çok daha hızlı çıkarım yapabilirler.

Tüm bunların nereye götürdüğü ve insanların devam edip edemeyeceği bir tartışma konusudur. 2016 araştırmasında 352 Yapay Zeka araştırmacısının toplam yanıtına göre, yapay zekanın 45 yıl içinde tüm görevlerde insan kapasitesini aşma şansının% 50 olması bekleniyor.

Bu örnekler bugün ve gelecekte karşılaşacağımız teknoloji tehditlerinin en sansasyonelidir. Endişelenmeniz gereken başka kısa vadeli tehditler de var. Birçok yönden, teknolojimiz ve teknoloji şirketlerimiz hala çevre için bir tehdit oluşturmaktadır.

Teknolojinin iyi tarafında kalmamızı sağlamak için teknoloji topluluğu ve hükümet düzenleyicileri arasında çok daha gelişmiş bir ortaklık gerekiyor.

Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir