"Boeing" Uçak Gürültüsünden Elektrik Üretecek

Gürültüden nefret ederiz, özellikle birçok insanın bir araya geldiği zaman üretmekten kaçınmadığı şeylerden biri olan gürültü ya iyi bir şey için kullanılsaydı? O zaman gürültüye bakış açımız değişir miydi? Belki biraz. Böyle düşünenler için ünlü uçak ekipmanlı üreticisi Boeing’in uçakların pistte çıkardığı gürültüyü elektrik üretimi için kullanacaklarına dair bir patent başvuruşu yaptığı haberini verebiliriz.

Metronun ya da alışveriş merkezlerinin içerisine doğru yürürken bizi sinirlendiren ve gergin hissetmemize neden olan ilk şey, insanların aceleci tavırlarla ve hızlı adımlarla yürürken, metronun duraktan ayrılırken çıkardığı, ya da yüksek sesli müzik yüzünden çıkan o ses olsa gerek. Düşünsenize kişilerde stres seviyesini üstelere çıkaran gürültü yenilebilir enerji kaynağı oluyor. Aslında bu fikir çok yeni bir fikir olarak değerlendirilemeyebilir. Araştırmacılar aslında bir süredir gürültünün elektrik enerjisine dönüştürülmesini sağlayacak yolları inceliyorlardı ancak enerji yoğunluğunun düşük olması nedeniyle, enerjinin tümünün yakalanması için bir yol bulunamamıştı. Uçak pistlerindeki gürültüden elektrik üretme fikri ise Chin H Toh’a ait. Toh uçak pistlerindeki gürültüyü bir araya toplamanın bir yolunu bularak elektrik üretmeyi fikrini hayata geçirdi. Peki gürültü nasıl toplanıyor?  Uçak pistlerinin kenarlarına akustik elektrik üreten bir sistemin entegre edilmesi sayesinde. Dünya’nın her yerinde havaalanlarının olması ve her an birçok uçağın uçak pistlerine inmesi ile ortaya çıkan gürültünün elektriğe dönüştürülmesi fikrine patent verilmesi kadar mantıklı bir hareket olamazdı zaten. Boeing’in Akustik Elektrik Üretme Sistemi Nasıl Çalışıyor? Boeing’in Akustik elektrik üretme sistemi 4 kısımdan meydana geliyor: akustik dalga toplayıcıları, akustik dönüştürücü, türbin ve jeneratör. th  th Akustik dalga toplayıcısı, pistte uçakların çıkardıkları sesleri toplayarak akustik dalga haline getiriyor ve bu dalgaları akustik dönüştürücüye yönlendiriyor. Akustik dönüştürücü ise hava akımı tarafından üretilen bu dalgaları alıp hava akımının çıkışının üretilebilmesi için titreşimli davul kullanılıyor.  Davul gelen ses dalgaları tarafından uyarıldığı zaman aşağıya ve yukarıya hareket ederek titreşimleri ise havayı çekmek için bir hava pompası görevi görürken, daha sonra da hava akımının çıkışını oluşturmak için havayı aşağıya itiyor. Çıkan bu hava akımı ise daha sonrasında türbin odalarına iletilerek türbin millerini döndürmeye başlıyor. Türbin milleri ise elektrik üretilmesi için jeneratör ile çıktıyı birleştirme görebil görüyor. Sistem tarafından üretilecek olan elektriğin havaalanının tüm ihtiyacını karşılayacak düzeyde olmayacağı aşikar, fakat elektrikten yüklü bir miktarda tasarruf edileceği de inkar edilemez bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor. Teknolojik gelişmelerde yaşanan bu gelişmeler umarım gelecekte teknoloji tarafından sağlanacak  “yeşil hava alanı söylentilerini haksız çıkarmaz. En azından gürültüden elektrik üretilebilmesi bu konuda sevindirici bir adım gibi görünüyor.
Kariyer
Sosyal Medyayı Kadınlar mı, Erkekler mi Daha Etkin Kullanıyor?

Geçtiğimiz günlerde onuncu yılını tamamlayan Facebook’un  bugün 1,23 milyar aylık aktif kullanıcısı mevcut. Dünya çapında 37 ofis ve 6 binden fazla da [...]

Bunlar İlginizi Çekebilir